Haberler

Altcoin Haberleri

Altcoin Haberleri

Altcoin ile ilgili tüm makale ve haberlere göz atın. Altcoin hakkında en son haberler, analizler ve görüşler.

SEI Coin Yükseldi: Wyoming Eyaletinde Gündemde

ABD’nin kripto dostu eyaletlerinden biri olarak bilinen Wyoming, kripto alanında büyük bir adım atmaya hazırlanıyor. 19 Haziran 2025 tarihinde yapılan resmî açıklamaya göre eyalet, ABD’de bir ilk olacak şekilde fiat (itibari para) destekli bir stablecoin olan WYST’yi Temmuz ayında piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Bu gelişme, WYST projesinde kullanılabilecek blockchain ağları arasında Sei Network’ün de değerlendirilmesiyle birlikte SEI token’ının fiyatında ani bir artışa yol açtı.Son 24 saat içinde SEI fiyatı %10’dan fazla artış göstererek yaklaşık 0,20 dolara kadar yükseldi. Aynı dönemde işlem hacmi de %56,22 oranında artarak 210 milyon doları aştı. Bu ivme, Sei Network’ün yatırımcılar nezdindeki itibarını güçlendirdi.Wyoming’in stablecoin hamlesi: WYSTWyoming Stable Token Komisyonu tarafından yönetilen WYST projesi, 2025’in Mart ayında test sürecine başlamıştı. Bu süreçte Aptos, Ethereum, Solana, Avalanche ve Sei Network gibi yüksek performanslı blockchain ağları değerlendirme altına alındı. Henüz resmi bir rapor yayımlanmasa da, Sei’nin işlem hızı (TPS) ve işlem süresi bakımından Ethereum ve Avalanche gibi rakiplerinden daha iyi performans sergilediği iddia ediliyor. Projede LayerZero Labs’in geliştirdiği Omnichain Fungible Token (OFT) standardı kullanılacak. Bu teknoloji, WYST stablecoin’inin farklı blockchain ağları arasında birlikte çalışabilirliğini sağlayacak. Sei Network’ün Circle, Delphi Digital, Multicoin Capital ve Coinbase gibi önemli yatırımcılar tarafından destekleniyor olması da Wyoming’in dikkatini çekmişe benziyor. Vali Mark Gordon’un öncülüğünde yürütülen ve Komisyonun İcra Direktörü Anthony Apollo tarafından desteklenen proje, eyaletin kripto dostu yasal altyapısı sayesinde hızla ilerliyor.SEI Token’a yatırımcı güveni artıyorPiyasa verilerine göre SEI, 20 Haziran 2025 itibarıyla 0,20 dolar seviyesinden işlem görüyor. Mart 2024’teki 1,14 dolarlık zirvesinden hala uzakta olsa da son fiyat artışı dikkat çekti. SEI, Wyoming’den gelen haberlerin etkisiyle yüzde 13’lük bir yükseliş yaşamış durumda. Günlük bazda en yüksek 0.213 doları gördü. Ancak, 16 Mart 2024’te kaydettiği 1.14 dolarlık tüm zamanların en yüksek seviyesinin hala yüzde 80 kadar altında.Genel olarak mevcut hacim yükselişi, yatırımcı ilgisinin tekrar canlandığını gösteriyor. SEI’nin piyasa değeri 1 milyar doları aşarken, Sei Network üzerindeki kilitli toplam varlık (TVL) miktarı da 507 milyon dolar seviyesine ulaştı.DeFiLlama verilerine göre platform üzerindeki stablecoin piyasa değeri 217 milyon doları buluyor. Ayrıca Sei Network’teki on-chain aktivite de rekor düzeylere ulaştı: Son 24 saatte 1,5 milyondan fazla işlem gerçekleştirildi ve aktif adres sayısı 616 bine yükseldi.Henüz hangi blockchainin WYST için resmi olarak seçileceği açıklanmadı. Ethereum ve Solana gibi güçlü rakiplerin de değerlendirme listesinde olması, rekabetin yüksek olduğunu gösteriyor.

·
20 Haz 2025
SEI Coin Yükseldi: Wyoming Eyaletinde Gündemde

Celestia (TIA) Nedir?

Celestia, blockchain (blokzincir) ve kripto para dünyasında yeni bir yaklaşım olan modüler blokzincir mimarisini benimseyen yenilikçi bir projedir. Klasik (monolitik) blockchainlerin aksine Celestia, işlem yürütme (execution) ve uzlaşma (consensus) katmanlarını birbirinden ayırarak çalışır. Bu sayede ağ, işlemlerin doğrulanması ve veri kullanılabilirliği gibi görevleri farklı katmanlara paylaştırır ve ölçeklenebilirliği artırır. Celestia ağına güç veren yerel kripto para birimi TIA coin, Celestia coin olarak da anılır. Peki Celestia coin nedir? Kısaca, TIA coin ağda işlem ücretlerinin ödenmesi, veri depolama alanı (blobspace) için ödeme yapılması ve staking (pay alma) yoluyla ağ güvenliğinin sağlanması gibi amaçlarla kullanılan bir tokendır. Teknik detaylarla dolu olsa da, Celestia’nın yaklaşımını “kendi işine odaklanan blockchain” şeklinde özetleyebiliriz. Gelin, bu projenin detaylarına hep birlikte bakalım…Celestia’nın Tanımı ve Ortaya ÇıkışıCelestia, modüler blokzincir nedir sorusuna verilebilecek en iyi örneklerden biri. Modüler blockchain (modular blockchain), blockchainin temel fonksiyonlarının ayrı katmanlara bölündüğü bir mimariyi ifade eder. Celestia özelinde, konsensüs ve veri kullanılabilirliği (data availability) katmanı, akıllı kontratların çalıştığı yürütme katmanından ayrılmıştır. Bu sayede her katman kendi “uzmanlık alanına” odaklanır; sonuç olarak ölçeklenebilirlik ve esneklik artar. Bu yaklaşım, blockchainlerde sıkça görülen veri yükü problemini çözmeyi hedefler. Açıkça, Celestia “iş bölümü” yaparak herkesin işini kolaylaştırıyor diyebiliriz. Örneğin, Celestia ana ağında akıllı kontrat çalışmaz; bunun yerine farklı projeler Celestia’nın güvenliğinden ve verisinden faydalanarak kendi zincirlerini çalıştırır. Bu yapı, tıpkı bir şirkette departmanların uzmanlaşması gibi, blockchainin farklı görevlerinde uzmanlaşmayı mümkün kılıyor.Celestia projesinin temelleri 2019 yılına dayanıyor. Projenin kurucularından Mustafa Al-Bassam, Londra Üniversitesi’nde doktora çalışmaları sırasında “LazyLedger” adında bir akademik makale yayınladı. Bu makale, modüler blockchain konseptinin ilk tohumlarını atan çalışma olarak biliniyor. Al-Bassam, bu fikirlerini hayata geçirmek üzere aynı yıl içinde iki ortak kurucu daha buldu: Ismail Khoffi ve John Adler. İlk etapta proje LazyLedger adıyla anılsa da, daha sonra Celestia adını aldı. Üç kurucu da blockchain alanında deneyimli isimlerdi; Al-Bassam ölçeklenebilirlik ve güvenlik alanında akademik geçmişe sahipken, Khoffi Cosmos ekosisteminde (Tendermint, Interchain Foundation) mühendis olarak çalışmıştı. Adler ise Ethereum tarafında (ConsenSys’te) araştırmacı olarak deneyim kazanmıştı. Böylece farklı uzmanlıkların birleştiği Celestia ekibi, “herkes kendi blockchainini kolayca başlatabilsin” vizyonuyla yola çıktı. Projenin geliştirilmesi Cosmos SDK üzerine inşa edilerek yürütüldü, yani Celestia aslında Cosmos tabanlı projeler arasında da görülebilir. Cosmos’un Tendermint konsensüs mekanizması Celestia’da özelleştirilmiş bir şekilde kullanıldı (iki boyutlu veri şifreleme ve Namespaced Merkle Tree gibi yeniliklerle). Ortaya çıkışı itibariyle Celestia, ilk modüler blockchain ağlarından biri olarak sektörde heyecan yarattı.Celestia’nın Tarihçesi: Önemli Dönüm NoktalarıCelestia ne zaman çıktı, büyüme süreci nasıl gerçekleşti? Celestia projesi 2019’daki konsept ve ekip oluşumundan sonra hızla gelişmeye başladı. 2019 yılında temelleri atılan proje, ismini LazyLedger’dan Celestia’ya çevirdikten sonra Ar-Ge çalışmalarını sürdürdü. 2020 ve 2021 yıllarında altyapı geliştirmeleri devam ederken, topluluk da yavaş yavaş oluşmaya başladı. Özellikle modüler mimari konsepti, o dönemde blockchain ölçeklenmesi için yeni bir çare olarak görüldüğü için Celestia sektörde dikkat çekiyordu.2022’de testnet sürümü başladı, büyük yatırım aldı2022 yılı, Celestia için önemli testlerin yapıldığı bir dönem oldu. Mayıs 2022’de Mamaki kod adlı ilk halka açık testnet yayınlandı. Mamaki test ağı, Celestia’nın temel özelliklerinden biri olan veri kullanılabilirlik örneklemesi (DAS) özelliğini destekleyen ilk ağlardan biriydi. Geliştiriciler, Mamaki üzerinde uygulamalarını deneyerek Celestia’nın sağladığı “veri gönderebilme ve geri alabilme” API’ını test etme imkânı buldular. Bu testnet ile tam doğrulayıcı (full node) ve hafif istemci (light node) arasındaki etkileşimler, blok verilerinin parçalanıp tekrar birleştirilmesi gibi yenilikçi fikirler başarıyla denendi. Yılın ilerleyen aylarında Celestia Labs, önemli bir yatırım alarak finansal gücünü artırdı. Ekim 2022’de Bain Capital Crypto ve Polychain Capital gibi büyük yatırımcıların öncülüğünde 55 milyon dolarlık bir yatırım turu tamamlandı. Bu sayede Celestia, ana ağ (mainnet) hazırlıklarını hızlandırmak için hem maddi kaynak hem de sektörel destek elde etti. 2022’nin sonunda geliştirici odaklı Arabica adlı bir devnet ve mevcut testnet’i güncelleyen Mocha adında bir testnet yükseltmesi duyuruldu. Bu test ağları, Celestia’nın protokolünde yapılan iyileştirmeleri deneyimlemek ve geliştirici geri bildirimleri toplamak amacıyla kullanıldı. Kısaca, 2022 Celestia için “provalar yılı” olarak geçti.2023: Celestia mainnet’i başladı, airdrop gerçekleştirildi2023 yılı Celestia projesinin olgunlaşıp dünyaya açıldığı sene oldu. Mart 2023’te Celestia ekibi, Blockspace Race adını verdikleri teşvikli bir testnet programı başlattı. Dokuz hafta süren bu programda 1000’e yakın katılımcı (doğrulayıcılar, light node’lar, vs.) çeşitli görevleri tamamlayarak puan topladı. Blockspace Race, Celestia ağını tam kapasiteye yakın zorlayarak ölçeklenebilirlik ve dayanıklılık testleri yapılmasını sağladı. Bu başarılı test sürecinin ardından, Celestia ekibi ana ağa geçiş için hazırdı. 31 Ekim 2023 ise Celestia mainnet tarihi oldu. Ağ, resmi olarak başlatıldı. Mainnet lansmanı ile birlikte projenin yerel token’ı TIA da ilk kez geniş kitlelerle buluşmuş oldu. Celestia, Cosmos ekosisteminin bir parçası olduğu için ana ağın açılışıyla birlikte Mintscan gibi Cosmos blok gezginleri üzerinden Celestia blok zincirinin takibi mümkün hale geldi. Ana ağ lansmanında Celestia, belirli testnet katılımcılarına ve erken destekçilere toplam arzın %6-7’sine denk gelen bir airdrop gerçekleştirdi. Bu airdrop sayesinde topluluk üyeleri TIA token’larına sahip oldu ve ağın ilk doğrulayıcıları tokenlarını stake etmeye başladı.Mainnet’in ilk günlerinden itibaren borsalar TIA token’ını listelemeye başladı. Binance, KuCoin, Bybit gibi büyük kripto para borsaları, Kasım 2023 başında TIA işlemlerini açarak likiditeyi sağladı. Lansman sonrası piyasa ilgisi o kadar yüksekti ki, TIA coin fiyatı ilk haftalardaki 2 dolar seviyelerinden birkaç ay içinde ciddi bir yükseliş gösterdi. Özellikle 2024 başlarında modüler blockchain anlatısının popülerleşmesiyle TIA fiyatı Şubat 2024 civarında tarihi zirve diyebileceğimiz 20 dolar seviyesine kadar çıktı. Bu dönem, Celestia’nın sektör genelinde büyük bir heyecan yarattığını gösteriyordu. Ancak kripto piyasalarının doğası gereği bu tür ani yükselişleri düzeltmeler takip etti. 2024 ortalarına doğru TIA fiyatı daha dengeli bir seviyeye geriledi ve yılın ikinci yarısında 3-5 dolar bandında seyretti. Yine de Celestia’nın toplam piyasa değeri milyar doları aşarak projeyi en değerli ilk 50 kripto varlık arasına yerleştirdi. Aşağıdaki grafikte TIA fiyatının mainnet çıkışı sonrası yaşadığı dalgalanmaları görebilirsiniz: Lansmanından bu yana TIA coin fiyatı 2024 yılında Celestia ağı teknik ve ekosistem anlamında hızla büyümeye devam etti. Ocak 2024’te Celestia, Lemongrass adlı ilk büyük protokol güncellemesini gerçekleştirdi. Bu güncelleme ile blok süresi 12 saniyeden 6 saniyeye düşürüldü ve ağın veri işleme kapasitesi iki katına çıkarıldı. Daha hızlı blok süresi, Celestia’nın saniyedeki işlem (veya veri) throughput’unu ciddi ölçüde artırdı. Aynı yılın devamında Ginger kod adlı bir başka yükseltme daha yapılarak ölçeklenebilirlik iyileştirmelerine devam edildi. Teknik gelişmelerin yanı sıra, ekosistem tarafında da önemli adımlar atıldı. Polygon gibi sektörün önde gelen platformları, geliştiricilere yönelik araç setlerine Celestia’yı entegre edeceklerini duyurdular. Örneğin, 2023 sonunda Polygon’un Zincir Geliştirme Kiti’ne Celestia’nın dahil edilmesi, modüler blockchain konseptinin benimsenmesi açısından kritik bir adımdı. Ayrıca Celestia, StarkWare gibi projelerle de ortaklıklar kurarak adından söz ettirdi (StarkWare, StarkNet gibi ZK-rollup çözümleriyle bilinen bir firma).Cosmos’un CosmWasm’ı, EVM ve Move ile entegre projeler başlatıldıCelestia ana ağı açıldıktan sonra üzerine inşa edilen projelerin sayısı hızla arttı. 2024’ün ilk aylarında Celestia ekosistemi içinde kendi uygulama zincirlerini veya rollup’larını çalıştıran proje sayısının 20’yi aştığı rapor edildi. Bu bağımsız zincirler, Kasım 2023’ten 2024 ortasına kadar Celestia’ya toplamda 75 GB’tan fazla veri yayınladılar. Ekosistemde yer alan projeler arasında Ethereum uyumlu rollup’lar, DeFi uygulamaları için özel zincirler, oyun odaklı blockchainler ve çeşitli altyapı protokolleri bulunuyor. Celestia’nın sağladığı esneklik sayesinde EVM, Move veya CosmWasm gibi farklı akıllı sözleşme ortamları kullanan zincirler bile Celestia’ya entegre olabiliyor. Yani bir geliştirici dilediği programlama dilinde/ortamında kendi zincirini kurup, verisini Celestia’ya emanet edebiliyor. 2024 yılının sonunda, Celestia’nın hem teknik hem finansal açıdan gücüne güç kattığı görüldü. Celestia Foundation (Celestia Vakfı), Ekim 2024 civarında ek bir fonlama turu ile 100 milyon dolar daha yatırım alarak toplam topladığı sermayeyi 155 milyon dolar düzeyine çıkardı. Bu yatırım, Celestia’nın uzun vadeli geliştirme planlarını desteklemek ve ekosistemi büyütmek için kullanılacak önemli bir kaynaktı. Aynı dönemde Cosmos ekosistemindeki bazı projeler de Celestia ile bütünleşmeye başladı. Örneğin, bir Cosmos ağındaki L1 blockchaini olan Stride, Celestia ile entegre edilerek verilerini Celestia’ya gönderen ilk “Rollchain” oldu. Benzer şekilde, Cosmos tabanlı stablecoin ağı Noble da Celestia’nın veri katmanını kullanmaya başladı. Bu gelişmeler, Celestia’nın sadece kendi ekosistemini değil, diğer blockchain ekosistemlerini de destekleyebileceğini gösterdi. 2024 yılı boyunca Celestia staking oranı da sürekli yükseldi; yıl sonunda toplam TIA arzının yaklaşık %60’ı ağda stake edilmiş durumdaydı ve 400 binden fazla hesap ağ doğrulayıcılarına TIA delegasyonu yapmıştı. Yani topluluk, güvenlik ve yönetime katılım konusunda oldukça aktifti.2025: Sırada neler var?2025 yılına girerken Celestia, yol haritasındaki hedeflere emin adımlarla ilerledi. Nitekim Nisan 2025’te Celestia ekibi, mamo-1 adını verdikleri yeni bir deneme ağı (testnet) duyurdu. Mamo-1, Celestia’nın teknik sınırlarını zorlamak için tasarlanmış bir yüksek kapasiteli test ağıdır. Bu testnet’te blok boyutu inanılmaz bir seviyeye, 128 MB’a çıkarıldı ve ağın izinsiz veri işleme kapasitesi 21.3 MB/s gibi rekor bir düzeye ulaştı. Karşılaştırmak gerekirse, Celestia ana ağı şu an 8 MB blok boyutunu destekliyor (blok süresi ~6 saniye). Mamo-1 ile elde edilen deneyimler, ileride ana ağ blok boyutunun 1 GB gibi devasa boyutlara çıkarılabilmesi için yol gösterici olacak. Bu test ağı sayesinde Celestia, yüksek veri yükü altında ağın davranışlarını gözlemliyor ve protokolde gerekebilecek optimizasyonları belirliyor. 2025 itibarıyla Celestia geliştirici ekibi ve topluluk çalışıyor. Özellikle Celestia TPS değeri üzerinde çalışarak ağı daha da ölçeklendirmek, maliyeti düşürmek ve kullanıcı deneyimini iyileştirmek en öne çıkan konular arasında. Celestia Neden Değerli?Geleneksel blockchainler birçok görevi tek bir zincir üzerinde toplarken, Celestia farklı bir yol çiziyor: görevleri ayırıyor, uzmanlaştırıyor ve böylece ölçeklenebilirlik, güvenlik ve merkeziyetsizlik dengesini yeniden kuruyor. Bu "böl ve yönet" yaklaşımı, hem geliştiriciler hem de kullanıcılar için yepyeni bir blockchain deneyimi sunuyor. Gelin, Celestia’nın neden bu kadar değerli olduğuna birlikte bakalım.Modüler mimari: "Böl ve yönet" yaklaşımıCelestia’nın en büyük farkı, blockchainin temel işlevlerini ayırması. Consensus (uzlaşma) katmanı blokları sıralarken, data availability (veri mevcudiyeti) katmanı verilerin ağda bulunabilirliğini sağlıyor. Yürütme (execution) katmanı ise Celestia dışında, bağımsız zincirlerde çalışıyor.Bu yapı, ağın performansını bozmadan uygulamaların kendi zincirlerinde özgürce çalışmasına olanak tanıyor. Celestia’yı dev bir yükü tek başına taşıyan kamyon yerine, yükü vagonlara dağıtan bir tren gibi düşünebiliriz: daha çok yük, daha hızlı taşıma. Modüler blockchain süreci aşağıdaki şekilde görselleştirilebilir: Kaynak: Celestia.org Data Availability Sampling (DAS) ile ölçeklenebilirlikCelestia’nın DAS teknolojisi sayesinde, bir bloğun tüm verisini indirmeye gerek kalmadan küçük örneklerle verinin ağda mevcut olup olmadığı kontrol edilebiliyor. Bu yöntem, hafif node’ların ağı rahatlıkla kullanabilmesini sağlıyor. Bugün Celestia ağı, 8 MB’lık blokları ~6 saniyede bir üreterek binlerce işlemi işleyebiliyor. Bu da onu klasik zincirlerden birkaç adım öne taşıyor. Ayrıca hatalı veri kanıtları (fraud proofs) gibi mekanizmalarla güvenlikten de ödün verilmiyor. DAS sistemi. Kaynak: Celestia.org Esneklik ve uyum: Herkes için bir yer varCelestia kendini bir “veri katmanı” olarak konumlandırıyor ve üstünde çalışacak zincirlerin teknolojisine karışmıyor. İster optimistic rollup altyapısı, ister zk-rollup, ister özel bir uygulama zinciri... Hepsi Celestia üzerinde barınabiliyor. Özellikle Ethereum gibi L1’lerde çalışan optimistic rollup’lara göre Celestia, çok daha düşük maliyetli bir alternatif sunuyor. Üstelik, burada çalışan egemen (sovereign) rollup’lar, hem güvenlikten faydalanıyor hem de kendi yürütme ortamlarında özgür hareket edebiliyor. Kısacası geliştiriciyseniz, hangi dili veya altyapıyı kullanırsanız kullanın, Celestia size kapılarını açıyor.TIA token ne işe yarar? Ağı çalıştıran motorCelestia’nın yerel token’ı TIA, hem veri yayınlama ücretlerini ödemek hem de staking yapmak için kullanılıyor. Başlangıçta toplam TIA coin arzı 1 milyardı. Yani TIA yıllık yaklaşık %8 enflasyonla başlamış ve zamanla bu oran düşürülerek %2-5 aralığına indirilecek şekilde tasarlanmış. 2025 itibarıyla dolaşımdaki TIA arzı yaklaşık 613 milyon civarında. Stake ederek ağı güvence altına alan kullanıcılar, yeni basılan tokenlardan ve işlem ücretlerinden pay alabiliyor. Celestia token fiyatı da 2025 itibarıyla 2 dolar bandında seyrediyor ve piyasa değeri milyar doları aşmış durumda.Güçlü topluluk ve genişleyen ekosistemTeknoloji kadar önemli olan bir diğer konu da topluluk. Celestia kısa sürede binlerce geliştirici, doğrulayıcı ve kullanıcıdan oluşan canlı bir ekosistem oluşturdu. Celestia Explorer gibi araçlarla ağ şeffafça izlenebiliyor, yönetişim kararlarına katılım sağlanabiliyor. Ayrıca Blobstream gibi çözümlerle Ethereum ekosistemine, Stride gibi projelerle Cosmos dünyasına entegrasyonlar sağlandı. Bu sayede Celestia, yalnızca teknik bir proje olmanın ötesine geçerek, sektörün önemli bir oyuncusu haline geldi. Aşağıdaki görselde, Celestia ekosistemindeki en önemli projeler yer alıyor: Kaynak: Celestia/X Celestia’nın Kurucusu Kim?Celestia, sadece teknik vizyonuyla değil, arkasındaki güçlü kurucu ekibiyle de dikkat çekiyor. "Celestia kurucusu kim?" diye sorarsanız, cevap üç isimden oluşuyor: Mustafa Al-Bassam, Ismail Khoffi ve John Adler. Üçü de blockchain ve yazılım dünyasında sağlam bir deneyime sahip. Mustafa Al-Bassam, Celestia Labs’in CEO’su ve projenin beyinlerinden biri. Genç yaşta teknoloji dünyasında adını duyurmuş bir "beyaz şapka" hacker olan Al-Bassam, Londra Üniversitesi’nde blockchain ölçeklenebilirliği üzerine doktora yaparken Celestia’nın temelini atan LazyLedger makalesini yazdı. Ayrıca Facebook tarafından satın alınan Chainspace projesinin de kurucuları arasında yer aldı. Kısacası, Celestia’nın ölçeklenebilirlik odaklı yapısının arkasında Al-Bassam’ın akademik ve pratik deneyimi yatıyor. Celestia ekibi Ismail Khoffi, CTO olarak Celestia’nın teknik liderliğini üstleniyor. Cosmos ve Tendermint geçmişinden gelen Khoffi, Celestia’nın Cosmos SDK tabanlı yapısının şekillenmesinde kilit rol oynadı. "Teknik sihirbaz" olarak anılan Khoffi, Celestia’nın karmaşık altyapısını geliştirirken kullanıcı deneyimini de basit ve anlaşılır kılmaya odaklanıyor. John Adler ise araştırma-geliştirme direktörü. Ethereum ekosisteminde Layer-2 çözümleri ve optimistic rollup teknolojileri üzerinde çalışmış bir uzman olan Adler, Celestia'nın modüler blockchain mimarisinin teorik altyapısına büyük katkı sağladı. Ayrıca farklı yürütme katmanlarının Celestia’ya entegrasyonu gibi konularda kritik danışmanlık yapıyor.Bu üç kurucu, güvenlikten veri ölçeklenebilirliğine, zincirler arası uyumluluğa kadar Celestia’nın tüm yapı taşlarını şekillendirdi. Farklı alanlardaki bilgi ve tecrübeleri, Celestia'nın bugün sektörde bu kadar sağlam bir yere sahip olmasında önemli rol oynadı.Sıkça Sorulan Sorular (SSS)Celestia hakkında en çok merak edilen soruları ve kısa cevaplarını burada bulabilirsiniz:Celestia nedir, nasıl çalışır?: Celestia ana ağı 31 Ekim 2023’te başlatıldı ve TIA token aynı gün piyasaya sürüldü. Proje temelleri 2019'da atıldı, 2022'de testnet aşamaları tamamlandı. 2024 itibarıyla ekosistem hızla büyüyerek olgunlaştı. TIA token ne işe yarar?: TIA, Celestia ağında veri gönderim ücreti ödemek ve staking yapmak için kullanılır. Ayrıca TIA coin ne işe yarar sorusuna yönetişim oylamalarına katılarak kullanıcıların ağ üzerinde söz sahibi olmasını sağlaması da bir örnek.Celestia modüler mimarisi ne anlama gelir?: Modüler blockchain, temel görevlerin farklı katmanlara ayrılmasıdır. Celestia, veri ve uzlaşma katmanını yürütmeden ayırdığı için “modüler” mimarili bir ağ olarak anılır.Celestia’yı kim kurdu?: Kurucu ekip Mustafa Al-Bassam, Ismail Khoffi ve John Adler’den oluşuyor. Üçü de blockchain teknolojilerinde deneyimli; Celestia’nın modüler mimarisini birlikte geliştirdiler.Celestia hangi ağlar ile entegre çalışır?: Celestia, özellikle Cosmos tabanlı projeler ve Ethereum ekosistemiyle entegre çalışıyor. IBC protokolü sayesinde Cosmos zincirleriyle doğrudan iletişim kurabiliyor, ayrıca Ethereum uyumlu rollup'lar da veri katmanı olarak Celestia'yı kullanabiliyor.TIA nasıl alınır, nerede saklanır?: TIA token, Binance, KuCoin ve Bybit gibi büyük borsalardan satın alınabilir. Saklamak için Keplr, Leap veya Ledger gibi Celestia uyumlu cüzdanlar tercih edilebilir.Celestia ve modüler blokzincir teknolojileri hakkında en güncel bilgiler için JR Kripto Rehber serimizi takip edin!

·
20 Haz 2025
Celestia (TIA) Nedir?

Aptos (APT) Nedir?

Son zamanlarda kripto dünyasında adını sıkça duyar olduğumuz Aptos nedir? Kısaca tanımlamak gerekirse Aptos, yüksek hızlı ve ölçeklenebilir yapısıyla öne çıkan yeni bir nesil layer-1 blokzinciri (blockchain) platformudur. Yani Ethereum ya da Solana gibi kendi ağı olan bağımsız bir blockchaindir ve bu ağın yerel kripto para birimine kısaca Aptos coin veya sembolü ile APT denir. Özellikle 2022 yılında piyasaya çıkışıyla beraber “Aptos coin nedir?” sorusu merak eden birçok kişi oldu. Aptos’un amacı, blockchain teknolojisini daha geniş kitlelere ulaştırmak ve Web3 altyapısını daha güvenli, hızlı ve kullanıcı dostu hale getirmek. Bunu gerçekleştirirken de Facebook’un eski kripto projesi Diem’den miras kalan Move programlama dili gibi yenilikçi teknolojileri kullanır.Aptos’un arkasındaki ekip, projeyi geliştirirken oldukça samimi bir yaklaşımla hareket ediyor. Yani teknik detaylar derin olsa da, Aptos topluluğu ve geliştiricileri “biz bize” bir ortam yaratmayı hedefliyor diyebiliriz. Bu yazıda, Aptos’un ne işe yaradığına, tarihçesine, teknolojik özelliklerine ve değerine dair kapsamlı bir rehber sunacağız. Ayrıca Aptos’un kurucuları ve sıkça sorulan sorulara da değinerek, aklınızdaki “Aptos ne işe yarar?” gibi soruları yanıtlamaya çalışacağız.Aptos’un Tanımı ve Ortaya ÇıkışıAptos, yüksek hızlı, ölçeklenebilir bir layer-1 blockchain olarak tanımlanır. Bu ne demek? Yani Aptos kendi ana ağı üzerinde çalışır ve saniye başına çok sayıda işlemi işleyebilecek şekilde tasarlanmıştır. Temel hedefi, blockchain dünyasında yaşanan ölçeklenebilirlik ve güvenlik sorunlarına çözüm getirmektir. Aptos projesinin temelleri 2021 yılında atıldı ve ilginç bir şekilde bu proje, Meta (eski adıyla Facebook) şirketinin başarısız olan Diem (Libra) projesinin küllerinden doğdu. Aptos’u kuran ekip, aslında Meta’nın kripto para girişiminde çalışan eski mühendisler.Yani “Aptos kim kurdu?” diye soracak olursanız, cevaben Mo Shaikh ve Avery Ching isimlerini verebiliriz. İkili, 2021’de Meta’dan ayrılarak Aptos Labs adlı şirketi kurdu ve bu yeni blockchaini geliştirmeye başladı. Meta’daki deneyimleri sayesinde kurumsal ölçekte bir altyapı oluşturma konusunda önemli bir bilgi birikimine sahiptiler.Aptos’u özel kılan noktalardan biri, işlemler için Move programlama dilini kullanması. Move dili, Facebook’un Diem projesi için geliştirilmiş, sonradan açık kaynak hale getirilmiş bir akıllı kontrat dilidir. Bu dilin en büyük avantajı, güvenlik ve kaynak kontrolü odaklı olması. Move ile yazılan akıllı sözleşmelerde dijital varlıklar “kaynak” (resource) olarak tanımlanır. Bu sayede bir token’ı kopyalamak, aynı anda iki farklı işlemde kullanmak ya da yanlışlıkla yok etmek neredeyse imkânsız hale gelir. Kısacası Move, diğer blockchain dillerinde sıkça görülen hataların önüne geçerek işlem güvenliği sağlar. Diğer yandan Move dili, geliştiricilere de esneklik sunar ve daha düşük işlem ücretleri ile çalışır. Aptos ağında akıllı kontratlar bu dil ile yazıldığı için, Aptos’un altyapısı güvenli ve hataya karşı dirençli bir şekilde kurulmuş halde.Aptos’un ortaya çıkış vizyonu, Web3 altyapısı için yeni bir seviyeye çıkmak. Yani merkeziyetsiz uygulamaların (dApp’lerin) ve kripto projelerinin arka planda sorunsuz çalışabileceği, kullanıcıların ise hız veya güvenlik endişesi yaşamayacağı bir platform sunma amacıyla ortaya çıktı. Aptos ekibi, “Layer-1 blockchaini nasıl daha iyi olabilir?” sorusuna yanıt ararken hem geçmiş tecrübelerinden hem de yeni fikirlerden faydalandı. Sonuç olarak, 2022 yılına gelindiğinde Aptos ağı ortaya çıktı ve kripto dünyasında dikkatleri üzerine çekti.Aptos’un Tarihçesi: Önemli Dönüm NoktalarıAptos oldukça genç bir proje olmasına rağmen kısa sürede birçok önemli gelişme yaşadı. İşte Aptos coin tarihi açısından öne çıkan bazı dönüm noktaları:2021’de APT’nin temelleri atıldı: Projenin temelleri atıldı. Meta’nın Diem projesinin rafa kalkmasıyla, o projede görev alan Mo Shaikh ve Avery Ching gibi isimler kendi bağımsız blockchainleirni geliştirmeye başladı. Aptos Labs şirketi kuruldu ve ilk konseptler oluşturuldu.2022 baharında sektör devlerinden dev yatırımlar aldı: Aptos henüz mainnet’e geçmeden önce büyük yatırımcıların dikkatini çekti. Mart 2022’de Andreessen Horowitz (a16z), Tiger Global ve Multicoin Capital liderliğindeki tohum yatırım turunda yaklaşık 200 milyon dolarlık fon toplandı. Devamında Temmuz 2022’de FTX Ventures ve Jump Crypto’nun liderlik ettiği Seri A turunda 150 milyon dolar daha yatırım aldı. Bu sayede Aptos, daha mainnet’i açılmadan toplamda 350 milyon doların üzerinde yatırım alarak güçlü bir finansal destek elde etti. Hatta Binance Labs da Eylül 2022’de projeye stratejik bir yatırım yaparak Aptos’un değerlemesini yükseltti. Bu yatırım haberleri, kripto camiasında Aptos’a olan merakı iyice artırdı.2022 Ekim ayında lansman gerçekleşti: Aptos blockchaininin ana ağı yani mainnet lansmanı gerçekleşti. Bu lansmana “Aptos Autumn” adı verildi ve Aptos ağı resmen kullanıma açıldı. Aptos mainnet tarihi olarak 17 Ekim 2022 kayıtlara geçti. Mainnet’in açılmasıyla birlikte Aptos coin (APT) büyük kripto borsalarında listelenmeye başladı. Binance, Coinbase gibi platformlarda APT işlem görmeye başladı ve APT coin fiyatı ilk günlerde yüksek bir volatilite yaşadı. Ağın ilk günlerinde Aptos ekibi, testnet sürecine katılan erken kullanıcılara toplam 20 milyon APT’lik bir airdrop dağıtarak topluluğa teşekkür etti. Bu airdrop ile hak kazanan her kullanıcı 150 APT token elde etti (bu airdrop, ilk fiyatlarla yaklaşık 1200 dolar değerinde idi). Kısa süre içinde APT’nin piyasa değeri milyar dolarları buldu. Yani bu dönemde “Aptos ne zaman çıktı?” diye soranlar için cevap olarak Ekim 2022 diyebiliriz.2022-2023 arasında Aptos temelli birçok proje kullanıma sunuldu: Ana ağın yayına girmesiyle birlikte Aptos ekosistemi hızla gelişmeye başladı. Ağın kendi blok gezgini olan Aptos Explorer kullanıma sunuldu. Benzer şekilde Aptos Names adıyla bir alan adı servisi (kullanıcıların cüzdan adreslerini okunaklı isimlerle eşleştirmeye yarayan bir sistem) duyuruldu. Topluluk tarafından çeşitli cüzdanlar (Petra, Martian vb.) ve merkeziyetsiz borsalar (DEX’ler) geliştirilmeye başlandı. Örneğin, Pontem Network tarafından Liquidswap gibi bir DEX uygulaması Aptos üzerinde hayata geçirildi. Bu dönemde Aptos ağında NFT pazaryerleri, oyun projeleri ve DeFi protokolleri filizlenerek canlı bir ekosistem oluşmaya başladı. Aptos ekosistemindeki bazı projeler. Kaynak: BlockBase 2023’te Microsoft ve Google Cloud ortaklıkları açıklandı: Aptos’un gelişimi hız kesmeden devam etti. Özellikle büyük teknoloji şirketleriyle yapılan ortaklıklar yılın öne çıkan haberleri arasındaydı. Nisan 2023’te Google Cloud ile bir iş birliği açıklandı; Google Cloud, Aptos ağını desteklemek üzere bir doğrulayıcı (validator) node çalıştırmaya ve geliştiricilere bulut altyapı desteği sunmaya başladı. Ağustos 2023’te ise Microsoft ile stratejik bir ortaklık duyuruldu. Bu kapsamda Aptos Labs ve Microsoft, blockchain ile yapay zekayı birleştiren yeni çözümler üzerinde çalışacaklarını açıkladı. Ortaklık haberi piyasalarda da karşılık buldu: Microsoft haberinin ardından Aptos coin fiyatı bir günde yaklaşık %15 yükseldi.2024 ve sonrası fiyat neredeyse sabitlendi: Aptos ekibi, ağın ölçeklenebilirliğini daha da artırmak ve geliştirici deneyimini iyileştirmek için çalışmalarını sürdürüyor. 2024 yılında Aptos protokol güncellemeleri, paralel işlem motorunun geliştirilmesi (Block-STM v2 gibi yenilikler) ve ekosistem projelerine verilen hibelerle adından söz ettirmeye devam etti. Ayrıca Aptos Labs, Asya ve Avrupa pazarlarında genişlemek için adımlar atarken, Aptos Foundation da geliştiricilere ve projelere destek sağlamayı sürdürdü. Henüz genç sayılan bu layer-1 blockchaini için gelecekte daha pek çok dönüm noktası yaşanacak gibi görünüyor. Bu sırada, APT coin Nisan 2025 itibarıyla 5,57 dolar seviyesinden işlem görüyor ve piyasa değeri yaklaşık 3,45 milyar dolar civarında. CoinMarketCap sıralamasında ise 30. sırada yer alıyor. Apt coin fiyatı bugüne kadar en yüksek 19,90 dolar seviyesini 30 Ocak 2023 tarihinde görürken, en düşük seviyesini ise 3,09 dolar ile 29 Aralık 2022 tarihinde kaydetti. Lansmanından bu yana APT coin fiyatı Aptos Neden Değerli?Peki, onca blockchain projesi arasında Aptos’u farklı kılan ve bu kadar yatırım almasını sağlayan şey ne? Aptos’un değerli görülmesinin birkaç temel sebebi var.Güvenli ve yenilikçi Move diliAptos, akıllı sözleşmelerde Move dilini kullanarak güvenliği ön planda tutar. Move sayesinde işlemler sırasında ortaya çıkabilecek birçok güvenlik açığı engellenir; örneğin çifte harcama (double-spending) veya kripto paraların yanlışlıkla kaybedilmesi gibi durumlar Move’un tasarımı gereği mümkün değil. Bu da Aptos üzerinde geliştirilen uygulamaların daha güvenilir olmasına olanak tanır. Geliştiriciler, Move ile yazdıkları kodun istenmeyen sonuçlar doğurmayacağından daha emin olabilirler.Paralel işlem motoru ile yüksek TPSAptos, teknik mimarisinde paralel işlem yeteneğine sahip. Yani ağ üzerindeki işlemler tek bir sıra halinde değil, aynı anda birden fazla işlem paralel olarak işlenebiliyor. Aptos Labs ekibinin geliştirdiği Block-STM teknolojisi sayesinde, ağ teorik olarak çok yüksek işlem hacmi kaldırabilir. İç testlerde saniyede 160,000’e varan işlem (TPS) gerçekleştirilebildiği gösterildi. Gerçek dünyada bu rakamlara henüz ulaşılmasa da, Aptos’un mevcut popüler ağlara kıyasla çok daha hızlı olma potansiyeli taşıdığı anlamına geliyor. Bu paralel işlem blokzinciri yaklaşımı, ağ yoğun olsa bile kullanıcıların düşük gecikme ve düşük ücretle işlemler yapabilmesini sağlıyor. Aşağıdaki tabloda, Aptos ağının çeşitli popüler blockchainlerle karşılaştırmasını görebilirsiniz:BlockchainGerçek TPS (Ana Ağ)Maksimum TPS (Test Ortamı)Teorik Maksimum TPSBlok SüresiFinal SüresiAptos41 TPS12.933 TPS160.000 TPS0,13 sn0,9 snSolana65.000 TPS65.000 TPS65.000 TPS0,4 sn~1 snEthereum15 TPS15 TPS15 TPS12 sn60 snAvalanche4.500 TPS4.500 TPS4.500 TPS1-2 sn~2 snSui4.000 TPS120.000 TPS120.000 TPS0,5 sn~1 sn Geliştirici dostu ve açık kaynaklı altyapıAptos’un arkasındaki ekip, geliştirici deneyimine büyük önem veriyor. Aptos, başlangıçtan itibaren açık kaynak (open-source) bir proje olarak geliştirildi, yani kodları şeffaf bir şekilde GitHub üzerinde erişilebilir. Ayrıca farklı programlama dillerini destekleyen Aptos geliştirici araçları sunuluyor. Örneğin, Move dilini kullanmak isteyenler için kitaplıklar, SDK’lar (Yazılım Geliştirme Kitleri) ve kapsamlı dokümantasyon mevcut. Hatta Python, TypeScript/JavaScript, Rust, Java gibi çeşitli dillerde Aptos SDK’ları bulunuyor. Bu da farklı arka planlardan gelen geliştiricilerin Aptos ekosistemine kolayca adım atmasını sağlıyor. Bunun yanı sıra, ağın tasarımı modüler ve yükseltilebilir olduğu için yeni özellikler eklemek veya sorunları gidermek daha kolay oluyor. Move'da coin realizasyonu örneği. Kaynak: Numencyber Güçlü yatırımcı ve topluluk desteğiBir projenin başarısında teknoloji kadar arkasındaki destek de önemli. Aptos, daha yolun en başında en saygın yatırımcılardan finansman alarak büyük bir güven oyu kazandı. Yukarıda da bahsettiğimiz üzere a16z (Andreessen Horowitz), Coinbase Ventures, Multicoin Capital, FTX Ventures, Jump Crypto, Binance Labs gibi kripto dünyasının devleri Aptos’a yatırım yaptı. Bu sadece maddi bir destek değil, aynı zamanda proje için bir itibar kaynağı. Büyük fonların yanı sıra Aptos’un aktif bir topluluk desteği de mevcut. Mainnet öncesi düzenlenen testnet kampanyaları ve airdrop’lar sayesinde geniş bir kullanıcı kitlesi projeye dahil oldu. Bugün Aptos ekosisteminde hem bireysel yatırımcıların hem de geliştirici topluluklarının katkısıyla büyüyen canlı bir dünya var. Son olarak, Aptos ağının Proof-of-Stake (PoS) temelli olduğunu ve kullanıcıların Aptos staking yaparak ağa katılım sağlayabildiğini de belirtelim. Yani elinizde APT token varsa, bunu doğrulayıcılara stake edip hem ağ güvenliğine katkı sunabilir hem de ödül kazanabilirsiniz. Bu mekanizma, Aptos ağının hem güvenliğini artırıyor hem de token sahiplerine pasif gelir imkânı sunuyor.Aptos’un Kurucusu Kim?Aptos denince, arkasındaki ekibi de merak etmemek elde değil. Aptos’un kurucuları ve liderleri olarak Mo Shaikh ve Avery Ching karşımıza çıkıyor. “Aptos’u kim kurdu?” sorusunun cevabı kısaca bu iki isimdir diyebiliriz. İkisi de Meta (Facebook) şirketinin eski çalışanları olup, Facebook’un Diem adlı kripto projesinde önemli pozisyonlarda yer aldılar. 2021 yılında Meta’dan ayrıldıktan sonra Aptos Labs şirketini kurarak Aptos blockchainini geliştirmeye başladılar. Yani Aptos’un arkasında, alanında deneyimli iki isim ve onların kurduğu güçlü bir ekip bulunuyor. Aptos kurucuları Avery Ching ve Mo Shaikh Meta’da çalıştıkları dönemde Mo Shaikh daha çok strateji ve iş geliştirme tarafında (Novi cüzdan projesinde) görev almışken, Avery Ching ise Diem blockchaininin baş yazılım mimarlarından biriydi. Yani biri işin iş tarafını, diğeri teknoloji tarafını çok iyi bilen bir ikili söz konusu.2021’de Meta’dan ayrılan Shaikh ve Ching, Aptos Labs adlı şirketi kurarak kendi vizyonlarını hayata geçirmeye koyuldu. Aptos Labs, kâr amaçlı bir şirket olarak Aptos blockchaininin geliştirilmesinden sorumlu ana ekip. Bunun yanında bir de Aptos Foundation (Aptos Vakfı) bulunuyor. Aptos Labs ile Aptos Foundation arasında görev dağılımı yapılmış durumda: Aptos Labs protokolün teknik geliştirmesini, altyapısını ve ürünlerini inşa ederken; Aptos Foundation ise ağın merkeziyetsizliğini koruma, topluluk yönetimi, hibe programları ve ekosistemin büyümesine odaklanıyor. Bir bakıma Foundation, Aptos’un kamu yararını gözeten ve topluluğu temsil eden yüzü diyebiliriz; Labs ise işin mühendislik ve operasyon tarafında. Aptos Labs ekibi, Palo Alto'daki ofislerinde. Mo Shaikh ve Avery Ching, Silikon Vadisi kökenli olmanın getirdiği bir profesyonellik ile blockchain dünyasının ruhunu bir araya getiriyor. Yani kurumsal yaklaşımla merkeziyetsizlik vizyonunu harmanlıyorlar. Aptos’un gelişim sürecinde de ekip oluşturma, yatırım sağlama gibi konularda oldukça sistematik ilerlediler. Örneğin, Mo Shaikh proje için yatırım toplama sürecini yönetti ve kısa sürede yüz milyonlarca dolar fon sağladı. Avery Ching ise Move dili ve Block-STM gibi teknolojik yeniliklerin entegrasyonunu yöneterek Aptos’un iddia ettiği yüksek performans ve güvenliği gerçekleştirmeye odaklandı. Sonuç olarak, bu iki kurucu liderliğinde Aptos, hem teknik hem de iş stratejisi anlamında yoluna devam ediyor.Sık Sorulan Sorular (SSS)Aptos hakkında hâlâ aklınıza takılan bazı temel sorular olabilir. Hemen aşağıda, sıkça sorulan bu sorulara kısa ve net cevaplar vererek kafanızdaki soru işaretlerini gidermeye çalışalım:Aptos nedir ve hangi dili kullanır?: Aptos, ölçeklenebilirlik ve hız odaklı yeni nesil bir layer-1 blockchain projesidir. Kendi ağı ve yerel kripto parası (APT) bulunan bu platform, akıllı kontratlar için Move programlama dilini kullanır. Move dili, başlangıçta Facebook’un Diem projesi için geliştirilmiş olup Aptos’un güvenli ve verimli akıllı sözleşmelere sahip olmasını sağlar. Kısacası Aptos, yüksek performanslı bir blockchain olup işlemlerini güvenli hale getirmek için Move dilinden güç alır.Aptos’u kim kurdu?: Aptos projesinin kurucuları Mo Shaikh ve Avery Ching’dir. Bu ikili, Meta (Facebook) şirketinin eski çalışanları olup, Facebook’un Diem adlı kripto projesinde önemli pozisyonlarda yer almışlardır. 2021 yılında Meta’dan ayrıldıktan sonra Aptos Labs şirketini kurarak Aptos blockchainini geliştirmeye başlamışlardır. Yani Aptos’un arkasında, alanında deneyimli iki isim ve onların kurduğu güçlü bir ekip bulunmaktadır.Aptos mainnet ne zaman açıldı?: Aptos’un ana ağı (mainnet) Ekim 2022 tarihinde resmen kullanıma açıldı. Daha spesifik olmak gerekirse 17 Ekim 2022 tarihi, Aptos mainnet lansmanının gerçekleştiği gündür. Bu lansman “Aptos Autumn” olarak adlandırıldı. Mainnet açılışıyla birlikte Aptos ağı üzerinde işlemler başladı ve APT token borsalarda listelenerek alım-satıma konu oldu.Move dili nedir?: Move, Aptos’un (ve öncesinde Facebook Diem’in) kullandığı, dolayısıyla kimi zaman Aptos Move dili olarak anılan, özel bir akıllı sözleşme programlama dilidir. Move’un tasarımı, kripto paraların güvenli bir şekilde yönetilmesine odaklanır. Örneğin, Move dilinde her varlık bir “kaynak” olduğu için kopyalanamaz veya yok edilemez; bu da çifte harcama gibi sorunları önler. Ayrıca Move, Rust tabanlı güvenli bir dil olduğu için geliştiricilerin hataya açık işlemler yapmasını zorlaştırır. Sonuç olarak Move, blockchain dünyasında daha güvenli ve hatasız uygulamalar geliştirmeyi amaçlayan modern bir programlama dilidir.Aptos hangi alanlarda kullanılır?: Aptos genel amaçlı bir blockchain platformudur, bu nedenle kullanım alanları oldukça geniştir. Üzerinde merkeziyetsiz finans (DeFi) uygulamaları, NFT pazaryerleri, blockchain oyunları, sosyal medya uygulamaları gibi pek çok Web3 projesi çalışabilir. Özellikle yüksek işlem hızı ve düşük gecikme avantajı sayesinde gerçek zamanlı oyunlar veya yoğun işlem gerektiren finans uygulamaları için uygun bir zemin sunar. Ayrıca Aptos ağı üzerinde yeni token projeleri geliştirilebilir, akıllı kontratlar aracılığıyla oylama ve yönetişim uygulamaları hayata geçirilebilir.APT token arzı ne kadar?: Aptos’un yerel token’ı olan APT için belirlenen toplam arz 1 milyar adet olarak açıklandı. Bu, tüm APT tokenları çıkarıldığında ulaşılacak maksimum miktardır. Ancak bu arzın tamamı dolaşımda değil. Başlangıçta tokenların bir kısmı topluluk, ekip, yatırımcılar ve Vakıf arasında paylaştırıldı. Zaman içinde belirli dönemlerde kilidi açılan tokenlar ile dolaşımdaki arz artmakta. Örneğin, ilk aşamada dolaşımdaki miktar yaklaşık %13 (130 milyon APT) idi ve kalan tokenlar çeşitli takvimlere göre piyasaya giriyor. APT token, ağdaki işlem ücretlerini ödemek, stake yapmak ve yönetişime katılmak için kullanılmakta.Aptos’un geleceği, teknolojisi ve potansiyeli hakkında güncel içerikler için Jr Kripto Rehber serimizi takip edin.

·
20 Haz 2025
Aptos (APT) Nedir?

Bugün 4,1 Milyar Dolarlık BTC ve ETH Opsiyonu Sona Eriyor

Kripto para piyasası, bugün gerçekleşecek olan devasa opsiyon sözleşmesi süresinin dolmasını beklerken nefesini tuttu. Toplamda 4,11 milyar dolar değerinde Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH) opsiyonunun vadesi dolacak. Bu gelişme, özellikle son günlerde değer kaybı yaşayan her iki varlığın kısa vadeli fiyat hareketleri üzerinde önemli bir etki yaratabilir.Opsiyon hacminin büyük kısmını Bitcoin oluşturuyor: Bugünkü verilere göre, BTC tarafında 3,5 milyar dolarlık, ETH tarafında ise yaklaşık 565 milyon dolarlık sözleşme sona eriyor. Bu durum, piyasalarda volatilitenin artabileceğine işaret ediyor. Deribit verilerine göre, bugün 33.972 adet Bitcoin opsiyonu sona eriyor. Bu sayı, geçen haftaya göre artış göstermiş durumda. Ethereum’da ise 224.509 sözleşmenin süresi dolacak. Geçen hafta bu rakam 246.849 idi.Bitcoin'de denge, Ethereum'da iyimserlik hakimBitcoin için vadesi dolacak opsiyonlara bakıldığında, "maximum pain" fiyatı 105.000 dolar olarak belirlenmiş. Maksimum pain fiyatı, yatırımcıların en çok kayba uğrayacağı nokta olarak bilinir ve fiyatların genellikle bu seviyeye yakınsaması beklenir. Ayrıca, BTC için put-call oranı 1,00 seviyesinde; yani yatırımcılar yükseliş ve düşüş beklentileri arasında neredeyse eşit dağılmış durumda. Bu durum, piyasanın kısa vadede kararsız ya da konsolidasyon sürecinde olduğunu gösteriyor.Ethereum tarafında ise tablo daha iyimser. ETH için maksimum pain fiyatı 2.600 dolar seviyesinde. Mevcut fiyatın bu seviyenin altında olması, yatırımcıların fiyatın yükseleceğini düşündüklerini gösteriyor. ETH’de put-call oranı 0,69 ile çağrı (call) opsiyonlarının ağırlıkta olduğunu ortaya koyuyor. Bu oran, yatırımcıların daha çok yükseliş yönünde pozisyon aldıklarını, yani piyasanın bu varlıkta daha pozitif olduğunu gösteriyor.Piyasalar hafta sonuna volatil girebilirOpsiyon sözleşmelerinin sona erdiği günler, genellikle piyasalarda kısa vadeli dalgalanmaların yaşandığı zamanlar. "Maksimum acı (max. pain)" teorisine göre, fiyatların opsiyonların en çok zarara uğrayacağı seviyelere doğru yönelme eğilimi var. Bu nedenle, hem BTC hem de ETH’de bugün görülecek fiyat hareketleri, özellikle opsiyon pozisyonlarında yoğunlaşan seviyelere bağlı olarak gelişebilir.Deribit analistlerine göre, "BTC maksimum pain seviyesine yakın dengeli bir pozisyonlama sergilerken, ETH tarafında yükseliş yönünde akışlar hakim. Bu kez piyasa nasıl tepki verecek, izleyip göreceğiz." Yani yatırımcıların dikkatli olması gerektiği vurgulandı. Bu gelişmelere ek olarak, son günlerde artan jeopolitik gerilimler ve ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın açıklamaları da yatırımcı duyarlılığını etkiliyor. Özellikle ABD’nin Orta Doğu’daki olası askeri hamleleri ve İran’la artan gerilim, piyasada aşağı yönlü risk algısını kuvvetlendiriyor.Özetle, bugün gerçekleşecek yüksek hacimli opsiyon vade sonu, kripto piyasasında kısa süreli ancak sert dalgalanmalara neden olabilir. Hem makroekonomik gelişmeler hem de jeopolitik riskler, yatırımcıların stratejilerinde önemli rol oynamaya devam ediyor

·
20 Haz 2025
Bugün 4,1 Milyar Dolarlık BTC ve ETH Opsiyonu Sona Eriyor

16 Milyar Şifrelik Sızıntı Sonrası Kripto Kullanıcıları İçin Alarm Zilleri Çaldı!

Dijital güvenliğe dair endişelerin tavan yaptığı günümüzde, şimdiye dek kaydedilen en büyük şifre sızıntılarından biri gündeme bomba gibi düştü. Siber güvenlik platformu Cybernews’in ortaya çıkardığı verilere göre; aralarında Apple, Google, Facebook ve Telegram gibi dev platformlarla ilişkili kullanıcı bilgilerini de içeren tam 16 milyar adet şifre ve giriş verisi internete sızdırıldı. Bu dev sızıntı, özellikle kripto para kullanıcılarının varlıklarını da tehdit ediyor.Kripto yatırımcıları için korkutucu gelişme: Şifreler sızdıSiber güvenlik dünyası, bugüne dek kaydedilen en büyük veri sızıntılarından biriyle sarsıldı. Cybernews platformunun yayımladığı rapora göre, 16 milyardan fazla kullanıcı giriş bilgisi ve şifre internet ortamına sızdırıldı. Apple, Google, Facebook, Telegram, GitHub ve bazı devlet portallarıyla bağlantılı hesap bilgilerini içeren bu dev veri seti, özellikle kripto para kullanıcıları için büyük bir tehlikeye işaret ediyor.Ancak bu sızıntının kaynağı doğrudan teknoloji devlerinin sunucuları değil. Cybernews araştırmacılarına göre bu bilgiler; kullanıcıların 3. parti uygulamalarda, tarayıcı eklentilerinde ya da şifresiz bırakılan bulut depolama alanlarında tuttuğu verilerden çalındı. Ayrıca birçok bilgi, kullanıcı cihazlarına bulaştırılan kötü amaçlı yazılımlar aracılığıyla ele geçirildi. Sızdırılan veriler sadece güncel bilgilerden oluşmuyor. Cybernews, daha önceki yıllarda farklı kaynaklardan elde edilen çalıntı verilerin de bu yeni paketle birlikte yeniden dolaşıma sokulduğunu belirtiyor. Başka bir deyişle, geçmişin siber enkazı bugünün risklerini daha da büyütüyor.Kripto cüzdanları hedefteSiber güvenlik uzmanları, bu sızıntının en çok kripto para kullanıcılarını etkileyebileceğini vurguluyor. Bunun temel nedeni ise birçok kullanıcının cüzdan şifrelerini, yedek anahtarlarını ya da kurtarma kelimelerini güvenli fiziksel alanlar yerine e-posta kutularında ya da bulut tabanlı not uygulamalarında saklaması. Bu da hacker’ların yalnızca şifrelere değil, doğrudan cüzdanlara erişmesini mümkün kılıyor. Kripto varlıklar, bir kez ele geçirildiklerinde geri alınması ya da işlemin iptal edilmesi mümkün olmayan coinler. Bu nedenle, bir cüzdanın şifresi ya da anahtar kelimeleri hacker’ların eline geçtiğinde, varlıkların kalıcı olarak çalınma riski çok daha yüksek.Uzmanlar, özellikle iki faktörlü kimlik doğrulaması (2FA) sistemlerinin aktif hale getirilmesini öneriyor. Ayrıca kripto cüzdan bilgileri gibi hayati verilerin çevrimdışı olarak, örneğin donanım cüzdanlarda ya da fiziksel kopyalarda saklanması çok önemli.Tether CEO’su: Buluttan kaçış geliyorSızıntıya dair tepkilerden biri de dünyanın en büyük stablecoin ihraççısı Tether’in CEO’su Paolo Ardoino’dan geldi. Ardoino, “Bulut bizi yine yarı yolda bıraktı” diyerek, tamamen yerel çalışan ve açık kaynak kodlu bir şifre yöneticisi olan PearPass’i duyurdu. Tether’e göre bu yeni uygulama, şifreleri ve şifreleme anahtarlarını yalnızca kullanıcı cihazında saklayacak. Ne bir sunucuya ne de bulut hizmetine ihtiyaç duyacak.“Hiçbir sunucu, hiçbir bulut, hiçbir sızıntı,” diyerek PearPass’i tanıtan Ardoino, çevrimdışı güvenlik sistemlerinin gelecekte çok daha kritik hale geleceğini savunuyor. Hatta yaptığı bir podcast röportajında, “Dünya Savaşı gibi felaket senaryolarında bile çalışabilecek teknolojiler üretmek istiyoruz,” diyerek vizyonlarını açıkladı.PearPass’in Tether’in diğer projeleriyle entegre olup olmayacağı şimdilik belirsiz. Ancak şirketin daha önce geliştirdiği Pear Credit gibi P2P çözümlerle güvenlik ve gizliliğe ne kadar önem verdiği biliniyor.

16 Milyar Şifrelik Sızıntı Sonrası Kripto Kullanıcıları İçin Alarm Zilleri Çaldı!

ALT Yorum ve Fiyat Analizi 19 Haziran 2025

AltLayer (ALT) Düşen Kanalı KırdıALT grafiğinde gördüğümüz üzere fiyat bir süredir içinde hareket ettiği düşen kanal yapısını, UpBit Borsası listelemesi haberiyle beraber birkaç saat içerisinde %100 gibi bir artışla yukarı yönlü kırmış durumda. Bu kırılım, AltLayer tarafında teknik olarak trend değişimi olarak yorumlanır. Düşen trend momentumlu bir şekilde kırılmış ve yapı pozitife dönmüş. Özellikle 0,03145-0,03258$ bandındaki güçlü direnç alanının aşılmasıyla, anlıyoruz ki artık alıcılar satıcılardan daha baskın konumdadır. Grafikteki kırılımla birlikte fiyat 0,03595$ seviyesindeki ara direncin de üzerine çıktı ve şu anda 0,03764$ seviyesinde fiyatlanıyor. Bu bölgede tutunması halinde olası yukarı yönlü hareketlerde hedef olarak 0,03967-0,04109$ ve daha sonra 0,04481$ seviyeleri öne çıkıyor. Özellikle 0,041$ üzerinde kalıcılık sağlanırsa yükseliş daha da hız kazanabilir.Aşağı yönlü olası geri çekilmelerde ise ilk destek artık 0,03595$ bölgesi olacak. Bu seviyenin altında ise kırılan kanal üst bandı ve 0,03258 seviyesi retest görebiliriz. Ancak şuan teknik anlamda pozitif yapı korunuyor. Kanal kırılımı, direnç dönüşleri ve momentumlu yükseliş yapısı birlikte değerlendirildiğinde, ALT fiyatının kısa vadede yükseliş potansiyeli artmış durumdadır.Yatırım tavsiyesi sunmayan bu analizler, piyasa koşullarına göre kısa ve orta vadede işlem fırsatları oluşturabileceği düşünülen destek ve direnç seviyelerine odaklanmaktadır. Ancak, işlem yapma ve risk yönetimi sorumluluğu tamamen kullanıcıya aittir. Ayrıca, paylaşılan işlemlerle ilgili olarak stop loss kullanılması kesinlikle tavsiye edilmektedir.

·
19 Haz 2025
ALT Yorum ve Fiyat Analizi 19 Haziran 2025

Shiba Inu (SHIB) Nedir?

Shiba Inu (SHIB), Ethereum blockchaini üzerinde çalışan, ERC-20 tabanlı bir meme coin. İsmini Japonya kökenli sevimli Shiba Inu köpek cinsinden alıyor, logosunda da bu şirin dostu taşıyor. Kısaca anlatmak gerekirse, 2020’de Dogecoin’e rakip olmak amacıyla ortaya çıkan, tamamen topluluk odaklı bir kripto proje bu. İlk çıkış sloganı da efsane zaten: “Dogecoin Killer” yani “Dogecoin Katili.” Dogecoin rakibi olarak başta espri tadında başlayan bu hikâye, zamanla koca bir ekosisteme evirildi.Shiba Inu’nun en ilginç tarafı, tamamen merkeziyetsiz ve topluluğun elinde şekilleniyor olması. Shiba coin kurucusu, “Ryoshi” takma adını kullanan gizemli birisi. Ağustos 2020'de SHIB’i piyasaya sürdüğünde tam 1 katrilyon token yaratıldı. Teknik açıdan bakınca, SHIB aslında Ethereum üzerinde çalışan bir token. Yani kendi blockchaini yok, işlemlerini Ethereum altyapısı üzerinden yapıyor. Güvenlik ve işleyiş tamamen Ethereum’a bağlı. Gelin, bu ikonik meme coin’i derinlemesine inceleyelim…Shiba Inu’nun Tanımı ve Ortaya ÇıkışıShiba coin nedir? Shiba Inu, ilk başta Dogecoin’e alternatif olsun diye “şaka coin” havasında ortaya çıktı. Ryoshi adını kullanan gizemli bir kişi ya da grup tarafından piyasaya sürüldü. Peki SHIB coin ne zaman çıktı? Proje, 2020 Ağustos’unda hayata geçirildi. Ryoshi, Bitcoin’in kurucusu Satoshi Nakamoto gibi kimliğini gizli tuttu ve kendini “önemsiz biri” olarak tanımlayıp projeyi tamamen topluluğun kontrolüne bırakmak istedi. Zaten felsefesi de buydu: Merkeziyetsizlik ve topluluk gücü. “Ben hiç kimseyim, önemli değilim... Ryoshi benim” diyerek, olayın kişisel şöhret değil, tamamen Shiba topluluğu (ShibArmy) olduğunu vurguladı.SHIB token ne diye sorarsanız; Shiba Inu (SHIB), Ethereum blockchaini üzerinde çalışan bir ERC-20 token. Yani Ethereum altyapısını kullanıyor, Ethereum tabanlı token. Ayrıca akıllı sözleşmelerle yönetiliyor. Dogecoin’e rakip olmak amacıyla, “mizah temalı” bir kripto para olarak yola çıktı. İlk çıkarıldığında toplam 1 katrilyon SHIB üretildi. Bunun yarısı Uniswap’te likidite havuzuna kilitlendi, böylece isteyen herkes piyasadan adil şekilde SHIB alabilsin istendi. Diğer yarısı da doğrudan Ethereum'un kurucularından Vitalik Buterin’e gönderildi. Buradaki amaç, kurucuların cebinde yüklü miktarda token tutmayıp projenin gerçekten merkeziyetsiz bir yapıda ilerlemesini sağlamaktı. Shiba Inu başından beri kendini bir “merkeziyetsiz topluluk deneyi” olarak tanımladı ve kısa sürede internette büyük bir ilgi topladı.İlk zamanlar çok dikkat çekmese de, 2021’de Shiba Inu’nun yıldızı bir anda parladı. Özellikle sosyal medyada, Reddit’te ve Twitter’da #ShibArmy etiketiyle dev bir hayran kitlesi oluştu. Shiba’nın asıl hedefi başta ciddi bir teknoloji geliştirmek değildi; esas mesele, topluluğun gücüyle bir değer yaratmaktı. Ama zamanla proje büyüdü ve işin rengi değişti. ShibaSwap gibi DeFi projeleri ve Shibarium gibi teknik geliştirmeler eklenince, SHIB sadece bir “şaka coin” olmanın ötesine geçmeye başladı. Böylece Shiba Inu, kendi ekosistemini kurarak daha sağlam bir yapıya dönüşmeye başladı.Shiba Inu’nun Tarihçesi: Önemli Dönüm NoktalarıShiba Inu tarihi oldukça zengin. Zira kısa sürede yaşadığı yükselişler ve projedeki önemli olaylar gerçekten baş döndürücü oldu. “Shiba Inu ne işe yarar?” sorusunu da cevaplayacak şekilde Shiba Inu’nun yolculuğundaki önemli duraklara hızlıca bakmak gerekirse:2020: Doğuş ve ilk adımlarShiba Inu projesi, Ağustos 2020’de hayat buldu. SHIB token ilk kez Uniswap’te listelendi ve alım-satıma açıldı. Kurucu Ryoshi, toplam arzın %50’sini Uniswap’te kilitleyip anahtarları imha ederek token’ın adil bir şekilde dağıtıldığını göstermek istedi. Bu dönemlerde SHIB’in değeri yok denecek kadar azdı ve topluluk henüz yeni yeni filizleniyordu.2021: Patlama yılı ve ekosistemin büyümesi2021, Shiba Inu için tam anlamıyla dönüm noktası oldu. Özellikle Ekim ayında Elon Musk’ın Shiba Inu cinsi köpeğinin fotoğrafını paylaşmasıyla, SHIB fiyatı bir haftada %240’tan fazla arttı. Bu ivmeyle birlikte SHIB, Ekim sonunda 0,00008845 dolar seviyesine kadar çıkarak tüm zamanların en yüksek fiyatına ulaştı. Lansmanından bu yana SHIB fiyatı grafiği Aynı yıl, Shiba Inu ekibi kendi merkeziyetsiz borsası ShibaSwap’ı da hayata geçirdi. Burada kullanıcılar SHIB ve diğer token’ları takas edebiliyor, likidite sağlayıp ödüller kazanabiliyorlardı. ShibaSwap’la birlikte iki yeni token daha doğdu: LEASH ve BONE. LEASH token, başta Dogecoin fiyatına endeksliydi ama sonra sabit arzlı bir yapıya döndü. BONE ise ShibaSwap’ın yönetişim token’ı oldu ve platform içindeki işlemlerden kazanılır hale geldi. BONE, SHIB ve LEASH’i aşağıdaki gibi karşılaştırabiliriz:ÖzellikSHIB (Shiba Inu)LEASH (Doge Killer)BONE (Bone ShibaSwap)Fiyat (Nisan 2025)$0.00001413 $159.29$0.3112Piyasa Değeri$8.3 milyar$17.13 milyon$71.79 milyonDolaşımdaki Arz589 trilyon token107,553 token229,923,351 tokenMaksimum Arz1 katrilyon token107,647 token250 milyon tokenAmaçTopluluk odaklı meme coin; ödeme, stake ve NFT işlemleri için kullanılır.Başlangıçta Dogecoin'e alternatif olarak tasarlandı; sınırlı arzıyla nadirlik sunar.ShibaSwap platformunun yönetişim token'ı; Shibarium ağı üzerinde işlem ücretleri için kullanılır.Kullanım AlanlarıShibaSwap, Shibarium, NFT'ler, Metaverse ve ödeme işlemleri.NFT'ler ve özel staking fırsatları; topluluk içi özel erişimler.DAO oylamaları, ShibaSwap ödülleri ve Shibarium işlem ücretleri.Topluluk DesteğiShibArmy tarafından güçlü bir şekilde desteklenir; sosyal medyada aktif bir topluluğa sahiptir.Daha niş bir topluluk; nadirlik ve özel erişim avantajları sunar.DAO üyeleri ve Shibarium kullanıcıları tarafından desteklenir. Bir diğer büyük olay ise Vitalik Buterin’in elindeki SHIB’lerin %90’ını yakmasıydı. Yaklaşık 410 trilyon SHIB yok edildi, kalan kısmı ise yardım kuruluşlarına bağışlandı. Bu hamle, SHIB arzını azaltıp token’ı daha kıymetli hale getirdi. 2021 sonunda, Shiba Inu 1 milyon kullanıcıyı aşarak dev bir topluluk oluşturdu. Vitalik Buterin'in SHIB yakımına ilişkin yaptığı açıklama ve işlemi. Kaynak: Etherscan 2022: Kurucunun ayrılışı ve topluluğun yönetimi devralmasıMayıs 2022’de Ryoshi, tüm sosyal medya hesaplarını ve yazılarını silerek projeden tamamen çekildiğini açıkladı. Böylece liderlik, Shytoshi Kusama takma adlı geliştirici ve topluluğa geçti. Aslında Ryoshi en başından beri bir gün sahneden çekileceğini söylemişti. Bu adım da Shiba Inu’nun merkeziyetsiz yapı hedefiyle tamamen uyumluydu. Bu süreçte Shiba Inu ekibi boş durmadı ve Shib: The Metaverse gibi büyük projeler, Shiba Eternity isimli mobil oyun gibi yeni çalışmalar duyurdu.2023 ve sonrası: Shibarium, yeni ufuklar2023 yılı, teknik anlamda büyük adımların atıldığı bir yıl oldu. Shiba Inu’nun uzun zamandır beklenen katman-2 ağı Shibarium, Mart ayında Puppynet isimli test ağıyla kullanıma açıldı ve büyük ilgi gördü. Ardından Ağustos ayında Shibarium’un ana ağı resmen yayına girdi. Shibarium sayesinde Shiba Inu ekosistemi, Ethereum’un güvenliğinden faydalanmaya devam ederken daha hızlı işlemler ve düşük gas ücretleri sunmaya başladı. Shibarium üzerinde yapılan işlemler BONE token ile ücretlendiriliyor.Shibarium’un lansmanı, Shiba Inu’nun sadece bir meme coin olmanın çok ötesine geçerek ciddi bir blockchain projesi olma yolunda attığı en büyük adımlardan biri sayılıyor. Testnet sürecinde 21 milyondan fazla cüzdan oluşturulması da projenin ne kadar geniş bir kullanıcı kitlesine ulaştığını açıkça gösteriyor.2023’ten itibaren Shiba Inu ekosistemi; ShibaSwap (merkeziyetsiz borsa), Shibarium (layer-2 ağı), Shiboshis (NFT koleksiyonu) ve Shib: The Metaverse (metaverse projesi) gibi birçok farklı bileşene sahip. 2025 yılı itibarıyla Shiba Inu ekosistemi, Shibarium'un başarısı ve yeni projelerle büyümeye devam ediyor. Shibarium, 1 milyar işlem sayısını aşarak 198 milyonun üzerinde cüzdan adresine ulaştı. Ayrıca, Shiba Inu ekibi, Shibarium üzerine inşa edilecek olan ve TREAT token'ı tarafından desteklenecek bir layer-3 ağı üzerinde çalışıyor. Topluluk ise her geçen gün büyümeye devam ediyor.Shiba Inu Neden Değerli?Shiba Inu, sahneye çıktığı günden beri hem sevenlerinden hem de eleştirmenlerden bol bol söz ettirdi. Peki, SHIB’i değerli yapan şey ne? Gelin, Shiba Inu’nun yıldızını parlatan ana etkenlere bakalım:Güçlü ve aktif bir SHIB topluluğuShiba Inu’nun belki de en büyük gücü, arkasındaki devasa ShibArmy topluluğu. Milyonlarca kişi kısa sürede SHIB'e ilgi gösterdi ve cüzdanlarında SHIB biriktirmeye başladı. Kasım 2021'de 1 milyon adrese ulaşılması, bu ilginin ne kadar büyük olduğunu açıkça ortaya koydu. 2025 itibarıyla Shiba Inu’nun resmi Twitter hesabı da 4 milyona yakın takipçiye sahip. ShibArmy üyeleri, sosyal medyada SHIB hakkında içerikler üretip meme'ler yayıyor, kampanyalar düzenliyor; zaman zaman SHIB hashtag’leri Twitter’da dünya trendlerine bile giriyor. Bu devasa topluluk desteği, hem SHIB’in piyasada görünür kalmasını sağlıyor hem de yeni kullanım alanları için zemin hazırlıyor.Merkeziyetsizlik ve DAO ile yönetişimShiba Inu, kurucusu Ryoshi'nin projeden tamamen çekilmesiyle tam anlamıyla topluluğun kontrolüne geçti. Buradaki kararlar Doggy DAO adında merkeziyetsiz bir yapı üzerinden topluluk oylamalarıyla alınıyor. Oylamalarda söz sahibi olmanın anahtarı ise BONE token. BONE sahipleri, hangi projelere destek verileceğinden, hangi geliştirmelerin yapılacağına kadar birçok konuda oy kullanabiliyor. “Kim çok BONE’a sahipse, o kadar çok söz hakkı var” mantığı işliyor. Yani Shiba Inu'yu ileri taşıyacak adımlar, merkezi bir ekip değil, topluluğun kendisi tarafından belirleniyor. Bu yapı da projeye ekstra güven katıyor çünkü insanlar sadece yatırımcı değil, aynı zamanda bir şeylerin parçası olduklarını hissediyorlar.Genişleyen ekosistem ve teknoloji hamleleri: Shiboshis, Shib: The Metaverse ve daha fazlasıBaşta sadece “şaka coin” diye küçümsenen Shiba Inu, zamanla kendi ekosistemini kurmayı başardı. 2021'de devreye giren ShibaSwap sayesinde kullanıcılar SHIB, LEASH ve BONE token’larını stake edip gelir elde etmeye başladı. Yani SHIB artık sadece alın-satılan bir token değil, pasif gelir aracı haline geldi. Ayrıca Shiboshis adında 10.000 parçalık NFT koleksiyonu çıkarıldı ve büyük ilgi gördü. Ardından “Shib: The Metaverse” projesi duyuruldu; burada SHIB kullanarak sanal arazi alıp oyunlar oynayabileceğiniz bir evren kuruluyor. ShibaSwap ekran görüntüsü. 2023'te ise Shibarium ağı resmen devreye alındı. Shibarium, Shiba Inu'nun Ethereum'un yoğunluk ve yüksek işlem ücreti problemlerinden kurtulmasını sağladı. Artık SHIB ve diğer token’lar daha hızlı ve ucuza işlem görebiliyor. Üstelik bu altyapı, yeni merkeziyetsiz uygulamaların (dApp’ler) önünü de açıyor. Kısacası, Shiba Inu artık sadece bir espriden ibaret değil; DeFi, NFT, Metaverse ve Layer-2 çözümleriyle dolu bir ekosistem kurmuş durumda. Bu da SHIB’e olan ilgiyi canlı tutuyor Shiba Inu geleceği konusuna yönelik beklentileri besliyor.Sosyal medya gücü ve viral etkisiShiba Inu, doğrudan sosyal medya kültüründen beslenen bir proje. Twitter, Reddit, TikTok gibi mecralarda ShibArmy’nin ürettiği içeriklerle büyüdü. Elon Musk gibi isimlerin dolaylı paylaşımları bile SHIB fiyatını roketletti; bir tweet'le fiyatın %240 fırlaması, klasik piyasalarda kolay kolay görülmez.Topluluk da bu ilgiyi sıcak tutmak için sürekli çalışıyor: günlük token yakımları, yeni proje duyuruları, viral meme paylaşımları derken sosyal medyada hep gündemde kalıyorlar. Tabii bu viral başarı zaman zaman projeyi spekülatif bir havaya da sokuyor. Ama günün sonunda, kripto dünyasında topluluk ve görünürlük her şey demek. Nisan 2025 itibariyle Shiba token fiyatı 0.00001401 dolar seviyelerinde seyrediyor.Shiba Inu’nun güçlü bir topluluğu ve büyüyen bir ekosistemi olsa da bazı riskler göz ardı edilmemeli. SHIB’in hâlâ devasa bir arzı var ve bu da fiyatının ciddi seviyelere çıkmasını zorlaştırıyor. Üstelik geçmişte arzın önemli kısmı az sayıda cüzdanda toplanmıştı; büyük sahiplerin hareketleri fiyatı kolayca oynatabiliyor. Değeri büyük ölçüde topluluk inancı ve sosyal medya etkisine dayandığı için, ani yükselişler kadar sert düşüşler de yaşanabiliyor. Shiba Inu’nun Kurucusu Kim?Shiba Inu’nun kurucusu, gerçek kimliği hâlâ bilinmeyen Ryoshi takma adlı kişi. Ryoshi hakkında bilinenler oldukça sınırlı; projenin ilk zamanlarında birkaç blog yazısı ve sosyal medya paylaşımıyla vizyonunu anlattıktan sonra tamamen geri planda kalmayı tercih etti. Daha ilk günden itibaren kendini “önemsiz biri” olarak tanımladı ve hiçbir zaman sahnenin merkezinde olmak istemedi. Ona göre Shiba Inu, bir kurucuya ya da lidere ihtiyaç duymadan, tam anlamıyla topluluk tarafından yönetilmeliydi.Ryoshi bir yazısında “Ben başından beri söyledim; ben hiç kimseyim, önemsizim. Beni ifşa etmeye çalışanlar başarılı olsa bile sonuç hayal kırıklığı olur. Ben sadece klavye başında yazı yazan, kolayca değiştirilebilecek biriyim. Ben Ryoshi’yim,” diyerek anonim kalmaktaki kararlılığını açık açık dile getirdi. Ryoshi'nin ilk blog yazısı. 'Yalnızca klavyenin arkasında bir insan' olduğunu açıklıyor. Kaynak: Medium Bugüne kadar Ryoshi’nin gerçek kimliği ortaya çıkmadı. Bu yönüyle Bitcoin’in kurucusu Satoshi Nakamoto’yu anımsatıyor. Shiba Inu büyüdükçe, “Acaba Ryoshi kim?” diye pek çok spekülasyon yapıldı ama somut bir bilgiye ulaşılamadı. Ryoshi de bu gizemi korumak adına Haziran 2022’de tüm sosyal medya hesaplarını sildi ve adeta dijital dünyadan kayboldu. O dönem yaptığı bu sessiz veda, Shiba topluluğu için bir dönüm noktası oldu.Ryoshi’nin tamamen projeden çekilmesiyle birlikte, Shiba Inu’nun liderliği projede en baştan beri yer alan başka bir isim, Shytoshi Kusama’ya geçti. Shytoshi, Ryoshi'nin vizyonuna sahip çıkacağını ve toplulukla birlikte projeyi büyüteceklerini açıkladı. Yazdığı bir blog yazısında da, “Ryoshi, kripto dünyasının en başarılı anonim kurucularından biriydi. Kim olduğunu ben de bilmiyorum ama bıraktığı miras Shib ekosisteminde ve tüm merkeziyetsiz projelerimizde yaşamaya devam ediyor,” diyerek ona olan saygısını dile getirdi."Ryoshi kimdir?" sorusunun bugün bile net bir cevabı yok. Ama aslında mesele, onun kim olduğundan çok, neyi temsil ettiğinde saklı. Ryoshi, sahne ışıklarını kendine çevirmek yerine, projenin tamamen topluluğa ait olmasını istedi. Yani “Herkes değişebilir, ama inşa ettiğimiz şey kalıcıdır” felsefesini yaşama geçirdi. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)Shiba Inu (SHIB) ekosistemi büyüdükçe doğal olarak akıllarda pek çok soru oluşuyor. İşte Shiba Inu ile ilgili en sık sorulan sorular ve yanıtları:Shiba Inu nedir, nasıl çalışır?: Shiba Inu (SHIB), Ethereum ağı üzerinde çalışan bir meme coindir. SHIB, ERC-20 standardında olup Ethereum altyapısı sayesinde güvenli ve uyumlu bir şekilde transfer edilir. Shibarium ağı ile birlikte işlemler daha hızlı ve ucuz hale gelmiştir.SHIB ne zaman çıktı ve kim kurdu?: Kurucusu kimliğini gizli tutan Ryoshi takma adlı kişi. Ryoshi, projeyi başlatıp kısa sürede topluluğun kontrolüne bırakmış ve 2022'de projeden tamamen çekilmiştir. Peki, Shiba ne zaman çıktı? Shiba Inu, Ağustos 2020'de piyasaya sürüldü.Shiba Inu yatırımı mantıklı mı?: Shiba Inu, güçlü topluluğu ve geniş ekosistemi ile potansiyel sunarken, aşırı volatilitesi nedeniyle yüksek risk taşır. Yatırım kararı, bireysel risk toleransı ve piyasa analizine göre verilmelidir.SHIB hangi borsalarda listeleniyor?: SHIB; Binance, Coinbase, KuCoin, Huobi, Gate.io, Kraken, Robinhood gibi birçok büyük kripto borsasında ve platformunda işlem görmektedir. Ayrıca Uniswap gibi merkeziyetsiz borsalarda da bulunur.Shibarium ve ShibaSwap nedir?: ShibaSwap, Shiba Inu topluluğuna ait bir merkeziyetsiz borsa (DEX) olup kullanıcıların SHIB, LEASH ve BONE gibi token’ları takas edip stake etmesini sağlar. Shibarium ise Shiba Inu ekosisteminin Ethereum üzerinde geliştirdiği katman-2 çözümüdür; hızlı ve düşük maliyetli işlemler sunar.SHIB arzı sınırlı mı?: Shiba Inu’nun başlangıçta 1 katrilyon token arzı vardı, ancak Vitalik Buterin’in büyük yakım işlemleri sonrası arz yaklaşık 590 trilyon seviyesine indi. Yeni SHIB basımı yapılmıyor, ancak toplam arz hâlâ oldukça yüksek. Shiba Inu ve ekosistem projelerini yakından takip etmek için JR Kripto Rehber serimize göz atmayı unutmayın!

·
19 Haz 2025
Shiba Inu (SHIB) Nedir?

Official Trump Coin (TRUMP) Nedir?

Official Trump Coin (TRUMP), Ocak 2025’te eski ABD Başkanı Donald Trump tarafından piyasaya sürülen Solana tabanlı bir meme coin. İnternet mizah kültüründen (meme’lerden) beslenen bu kripto para, tanıtımı bizzat Trump’ın sosyal medya hesaplarından yapıldığı için daha ilk günden büyük yankı uyandırdı. Adından da anlaşılacağı gibi Trump’ın ismini taşıyan bu token, politik bir figürün kripto alanına resmen girişi olarak dikkat çekmekte.Trump Coin, geleneksel bir yatırım aracı olarak değil, Trump’ın “kazanma” ruhunu sembolize eden dijital bir koleksiyon unsuru ve topluluk simgesi olarak lanse edildi. Kısaca “Trump Coin nedir?” sorusuna, Donald Trump’ın küresel popülaritesini ve mesajlarını blockchain dünyasına taşıyan, topluluk odaklı bir kripto para projesidir yanıtını verebiliriz. Gelin, ABD’nin çiçeği burnunda başkanı Donald Trump’ın resmi kripto parasını inceleyelim…Trump Coin’in Tanımı ve Ortaya ÇıkışıTrump Coin, Solana ağı üzerinde çalışan ve doğrudan internet kültüründen beslenen bir meme token. Yani teknik bir yenilikten çok, espri gücü ve topluluk ilgisiyle öne çıkıyor. 18 Ocak 2025’te bizzat Donald Trump tarafından duyurulan coin, Truth Social ve X (eski Twitter) üzerinden tanıtıldı. Projenin web sitesinde de “Trump’ın tek resmi meme coin’i” olarak tanımlandı. İlk başta “gerçek mi bu şimdi?” diye düşünenler olsa da, duyurunun doğrudan Trump’tan gelmesi şüpheleri büyük ölçüde ortadan kaldırdı. Trump Coin’in asıl amacı ise sadece bir token çıkarmaktan çok daha fazlası. Trump, bu coin aracılığıyla kendi destekçilerini dijital dünyada bir araya getirmeyi ve politik duruşunu Web3 alanına taşımayı hedefliyor. Projenin pazarlama dili de bunu oldukça net yansıtıyor. Örneğin coin’in sloganı “Fight, Fight, Fight” – yani “Savaş, Savaş, Savaş”. Bu, Trump’ın yıllardır vurguladığı mücadeleci karakterine ve “asla pes etme” söylemine tam olarak uyuyor. Hatta token’ın logosu bile bu mesajı taşıyor: Logosunda 2024’teki suikast girişiminden sağ çıkan Trump, yumruğunu havaya kaldırmış şekilde çizilmiş. Coin’in arkasındaki imaj tamamen “direnç, liderlik ve zafer” temasına dayanıyor.Teknik olarak konuşmak gerekirse Trump Coin, bir yatırım aracı olarak değil; daha çok dijital bir koleksiyon ya da sembol olarak lanse edildi. Projenin resmi açıklamalarında da “yatırım tavsiyesi değil” vurgusu sıkça tekrarlandı. Bu noktada amaç, kullanıcıları “al, tut, sat” döngüsüne sokmak değil; daha çok Trump’a bağlılık duyan topluluğun bir arada kalmasını sağlamak. Coin sahibi olan kişiler, Trump hareketinin bir parçası olduklarını blockchain üzerinde gösterebiliyorlar. Yani token, sadece dijital bir varlık değil — aynı zamanda politik bir aidiyet göstergesi.Kısaca toparlarsak Trump Coin, Trump’ın gücünü ve etkisini kripto dünyasına taşıyan, topluluğu merkezine alan bir meme coin. Memecoin nedir diye sorulacak olursa, cevap olarak ciddi bir proje olmaktan ziyade eğlence, mizah ve sosyal etkileşim üzerine kurulu projeler diyebiliriz. Trump'ın meme coini, Solana’nın hızlı ve düşük maliyetli altyapısından yararlanıyor. Ama asıl dikkat çekici yanı, arkasındaki isim ve bu ismin yarattığı kültürel-siyasi etki. Trump, daha önce kripto paralara mesafeli yaklaşırken, şimdi adını taşıyan bir token’la dijital finansın tam göbeğinde yer alıyor. Bu da projenin neden bu kadar konuşulduğunu fazlasıyla açıklıyor.Trump Coin’in Tarihçesi: Önemli Dönüm NoktalarıTrump Coin’in yalnızca bir meme coin’den ibaret olmadığını gösteren en önemli unsurlardan biri, lansmanından itibaren yaşadığı hızlı gelişmeler. Siyasi bir figürün doğrudan ismini taşıyan ve onun tarafından duyurulan bu kripto para, ilk gününden itibaren hem piyasalarda hem de kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Aşağıda, Donald Trump Coin projesinin kısa ama dikkat çeken tarihine yön veren belli başlı dönüm noktalarını bulabilirsiniz:18 Ocak 2025 – Resmi lansman: TRUMP coin çıkış tarihi 18 Ocak olarak takvimlerde işaretlendi. Donald Trump, kendi adına oluşturulan bu coin’i Truth Social ve X hesapları üzerinden duyurarak Solana blockchaininde resmen piyasaya sürdü. Böylece bir ABD başkanı ilk kez kişisel markasını taşıyan bir kripto parayı dolaşıma sokmuş oldu.İlk gün fiyat patlaması yaşandı: Lansmandan sonraki saatlerde Trump Coin’in değeri adeta roketledi. TRUMP token fiyatı yaklaşık 10 ABD Doları seviyesinden saatler içinde 70 doların üzerine çıkarak %600’ün üzerinde artış gösterdi. Bu yükseliş, TRUMP token’ın piyasa değerini neredeyse 11 milyar dolara taşıdı ve onu anında en büyük kripto paralar arasına soktu. Ani fiyat patlaması, gerek kripto topluluğunda gerek ana akım medyada büyük yankı uyandırarak Trump Coin’i manşetlere taşıdı. TRUMP coinin tüm zamanlar grafiği 1 milyar arz ve viral yayılım: TRUMP coin arzı 1 milyar token olarak belirlendi. Lansman sırasında bunun %20’lik bölümü (200 milyon adet) halka açık satışa sunulurken, kalan %80’lik kısım Trump’ın dijital şirketlerine ait cüzdanlarda kilitli rezerve ayrıldı. Bu kontrollü arz stratejisi, büyük satış dalgalanmalarını önlemek amacıyla token’ların kademeli serbest bırakılmasını öngörüyordu. Projenin ilk günlerinde Trump Coin sosyal medyada viral bir yayılım gösterdi; resmi duyurular Twitter ve Telegram gibi platformlarda on binlerce kez paylaşıldı ve topluluk içinde yoğun bir etkileşim sağladı. Nisan ayı itibariyle TRUMP coinin dağılımı ve emisyon planlaması. Kaynak: Gettrumpmemes.com Melania Coin’in çıkışı: Trump Coin lansmanının hemen ardından, dönemin First Lady’si Melania Trump da benzer bir adım attı. 19 Ocak 2025’te Melania Trump, Solana ağında kendi meme token’ını ($MELANIA) duyurdu ve Donald Trump da eşinin projesini sosyal medyada takipçileriyle paylaştı. Ancak bu eş zamanlı çıkış TRUMP coin üzerinde ani bir etki yarattı: Melania’nın duyurusunun ardından TRUMP token’ın fiyatı dakikalar içinde %50’den fazla değer kaybetti. Bu durum, toplulukta da “Trump vs Melania Coin” tartışmalarını alevlendirdi. Birçok kullanıcı her iki token’ın arz, fiyat performansı ve topluluk büyüklüğü gibi özelliklerini yan yana kıyaslayan içerikler paylaştı. Mevcut verilere göre iki coinin karşılaştırmasını şu şekilde yapabiliriz:ÖzellikTrump Coin ($TRUMP)Melania Coin ($MELANIA)Fiyat$13.23$0.52Piyasa Değeri$2.64 milyar$288 milyon24 Saatlik Hacim$1.82 milyar$46 milyonDolaşımdaki Arz200 milyon550 milyonToplam Arz1 milyar1 milyarTüm Zamanların Zirvesi$75.35 (Ocak 2025)$13.73 (Ocak 2025)BlockchainSolanaSolanaLansman Tarihi18 Ocak 202520 Ocak 2025SahibiDonald J. TrumpMelania Trump TRUMP, politik kripto paraların öncüsü oldu: Trump Coin, bir siyasi lider tarafından çıkarılan ilk yüksek profilli kripto para olması nedeniyle “politik kripto paralar” trendinde çığır açan bir örnek olarak değerlendiriliyor. Trump’ın isminin sağladığı küresel etki sayesinde bu proje, kripto dünyasında yeni bir niş olan siyasi figür tokenları kavramını popüler hale getirdi. Nitekim diğer meme coin’lerden farklı olarak TRUMP meme coin, arkasındaki politik nüfuz sayesinde öne çıkıyor.Trump Coin Neden Değerli?Trump Coin’in kısa sürede milyonlarca kişinin dikkatini çekmesinin ve yüksek piyasa değerine ulaşmasının arkasında, sadece adının yarattığı merak değil, aynı zamanda projeyi benzersiz kılan çeşitli faktörler yatıyor. Bu coin’i diğer Solana tabanlı coin’lerden veya meme coin’lerden ayıran noktalar, hem teknik altyapısıyla hem de Trump’ın kişisel etkisiyle şekillenmiş durumda. Aşağıdaki başlıklarda Official Trump Coin’i değerli kılan temel unsurlar yer alıyor:Küresel tanınırlık: Trump FaktörüDonald Trump ismi dünya çapında tanınan bir marka değerine sahiptir. Bu durum, Trump Coin’e benzersiz bir ilgi ve güven kazandırmaktadır. Lansman sırasında birçok yatırımcının TRUMP token’a yönelmesinin temel sebeplerinden biri de Trump’ın küresel popülaritesiydi. Trump’ın milyonlarca sadık destekçisi olması, coin’in arkasında her zaman geniş bir kitle desteği bulunacağı anlamına geliyor. Bu da diğer anonim meme coin’lere kıyasla TRUMP’a ayrı bir değer katıyor.Solana ağının avantajlarıTRUMP coin’in Solana blockchaininde çalışması, teknik açıdan ona hız ve düşük maliyet avantajı sağlar. Solana, saniyede binlerce işlemi gerçekleştirebilme kapasitesi ve düşük işlem ücretleriyle bilinen bir ağ. Bu sayede Trump Coin işlemleri hem hızlı hem de ekonomik bir şekilde gerçekleşir. Özellikle Ethereum gibi ağlardaki yüksek gas ücretleri düşünüldüğünde, Solana tabanlı coin olması TRUMP token’ı pratik kullanım açısından çekici kılıyor. Bu sırada, TRUMP Coin’in yarattığı ilgi yalnızca kendisiyle sınırlı kalmadı; Solana ağı da bu rüzgârdan ciddi şekilde etkilendi. Aşağıdaki grafikte de görülebileceği gibi, TRUMP lansmanını takiben Solana ekosistemindeki kullanıcı faaliyeti adeta sıçradı. Solana'nın yerel tokenı SOL da fiyat açısından tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Solana'daki aktif adres ve cüzdan sayısı, TRUMP coininin lansmanı ile sıçradı. Kaynak: CoinMetrics Siyasi destek ve topluluk etkisiTrump Coin, arkasında güçlü bir siyasi topluluk desteğiyle geldi. Donald Trump’ın çağrısıyla pek çok destekçisi bu token’ı adeta bir rozet gibi sahiplendi ve çevrimiçi topluluklarda aktif olarak tanıtımını yaptı. Token’ın varlığı, Trump’ın “hareketine katılma” fikriyle sunulduğundan, politik bir aidiyet duygusu yaratıyor. Bu sadık topluluk, coin’e sürekli bir talep ve ilgi sağlayarak değerini destekliyor. Ayrıca Trump’ın alacağı politik kararlar veya yapacağı açıklamalar, topluluk moralini ve dolayısıyla token fiyatını doğrudan etkileyebiliyor – ki bu durum TRUMP coin’i diğer kripto paralardan ayıran önemli bir faktör.Koleksiyon değeri: Dijital bir mirasTrump Coin, aynı zamanda bir dijital koleksiyon parçası olarak görülüyor. Nasıl ki Trump’ın çıkardığı NFT koleksiyon kartları onun marka mirasının bir parçası olarak rağbet gördüyse, TRUMP token da benzer şekilde Trump’ın dijital mirasını temsil eden bir varlık olarak değer kazanıyor. Birçok Trump destekçisi için bu coin’e sahip olmak, sadece olası bir yatırım kazancı değil, aynı zamanda Trump dönemine ait bir hatıraya, bir simgeye sahip olmak anlamına geliyor. Projenin “yatırım değil, topluluk token’ı” vurgusu da bu koleksiyon ve hatıra amacına işaret ediyor. Bu yönüyle Trump Coin, değeri kısmen duygusal ve kültürel bir birikime dayanan benzersiz bir kripto para olarak görülebilir. Trump'ın NFT kartları. Kaynak: Magic Eden Sosyal medyanın etkisi yadsınamazTrump Coin’in değerini oluşturan en önemli unsurlardan biri de sosyal medyadaki viral etkisi. Token’ın lansmanının Donald Trump tarafından sosyal platformlarda duyurulması, birkaç saat içinde milyonlara ulaşmasını sağladı ve fiyatını katladı. Benzer şekilde, proje etrafında yürütülen viral kampanyalar, meme paylaşımları ve topluluk etkinlikleri coin’in piyasa performansını doğrudan şekillendiriyor. Örneğin, lansman sonrası dönemde TRUMP hakkında olumlu haberlerin yayılması fiyatı yukarı çekerken, olumsuz gelişmeler (başka bir token duyurusu gibi) anında satış baskısı yaratabiliyor.En son gelişmelere bakarsak, TRUMP token’ın resmi web sitesinde yapılan bir açıklama, ilk 220 yatırımcının 22 Mayıs’ta Donald Trump ile özel bir gala yemeğine davet edileceğini bildirdi. Ayrıca, en büyük 25 yatırımcı için özel bir VIP resepsiyonu ve tur da planlandığı belirtildi. Bu duyurunun ardından Trump Coin’in fiyatı 24 Nisan’da yüzde 50’nin üzerinde artış göstererek 14,70 dolara kadar çıktı. 25 Nisan sabah saatlerinde ise 12,30 dolar civarına geriledi. İlginç bir şekilde, bu yükseliş, yatırımcıların beklediği token kilit açma (unlock) sürecinin 90 gün erteleneceği açıklamasıyla aynı zamana denk geldi. Yani tüm bu gelişmeler, Trump Coin’in değerinin büyük ölçüde sosyal medya etkisi ve topluluk etkileşimiyle belirlendiğini gösteriyor.Trump Coin’in Kurucusu Kim?Peki, Trump coin projesini kim çıkardı? Trump Coin projesinin kurucusu, isminden de anlaşılacağı gibi, Amerika Birleşik Devletleri’nin 45. ve 47. Başkanı Donald J. Trump’tır. 2025 itibariyle yeniden ABD Başkanı olan Trump, kripto para dünyasına yönelik vizyonunu defalarca dile getirmiş bir isim. Nitekim 2024 seçim kampanyası sırasında Amerika’yı “dünyanın kripto merkezi” yapma sözü verdi ve “ilk kripto başkanı” olmayı hedeflediğini ifade etti. İlginç bir şekilde, Donald Trump’ın kripto paralara olan ilgisi yeni bir gelişme. 2019 yılında yaptığı bir açıklamada, Bitcoin ve diğer kripto paraların “para olmadığını” iddia ediyordu. Bu coinlerin "yüksek volatiliteye sahip" olduğunu ve çoğunun "havadan ibaret" olduğunu söylüyordu.Trump Coin’in lansmanı doğrudan Donald Trump’ın resmi platformları üzerinden duyuruldu. Projenin operasyonel yönetimi ise Trump Organizasyonu ile bağlantılı dijital girişimler tarafından yürütülüyor. Örneğin Trump’ın daha önce NFT koleksiyonlarını yöneten CIC Digital LLC ve “Fight Fight Fight LLC” adlı şirketler, toplam token arzının %80’ini ellerinde bulunduracak şekilde proje içinde yer alıyor. Bu yapı, coin arzının büyük kısmının Trump cephesinde kilitli olduğu anlamına geliyor.Donald Trump her ne kadar bu kripto girişimini aktif olarak tanıtmış olsa da, resmî açıklamalarda TRUMP blockchain projesinin herhangi bir siyasi kampanya veya kamu göreviyle bağlantısı olmadığı özellikle vurgulanıyor. Ayrıca bu token’ın bir menkul kıymet olmadığı ve yatırım amaçlı değerlendirilmemesi gerektiği belirtiliyor. Yani Trump Coin, bizzat kurucusu tarafından bir yatırım aracı olmaktan ziyade bir “topluluk katılım” aracı olarak tanımlanıyor. Özetle, Donald Trump bu projenin hem ilham kaynağı hem de yüzü konumunda. Coin’i çıkarma amacı da kendi destekçilerini yeni bir dijital ekonomi modeline dahil etmek ve onlarla etkileşimi artırmak olarak gösterilmekte.Sık Sorulan Sorular (SSS)Official Trump Coin hakkında merak edilen temel konuları daha iyi anlamak isteyen kullanıcılar için aşağıda sıkça yöneltilen sorulara kısa ve açık yanıtlar yer alıyor:· Trump Coin nedir, ne işe yarar?: Trump Coin, Donald Trump tarafından çıkarılan, Solana blockchaini üzerinde çalışan bir kripto para birimidir. Peki, Trump coin ne işe yarar? Bir meme coin olduğu için teknik bir proje olmaktan ziyade Trump’ın topluluk desteğini dijital alanda temsil etmeyi amaçlar. Kısaca, Trump Coin herhangi bir somut hizmet sunmaktan çok Trump taraftarlarını bir araya getiren ve onun “kazanma” mesajını taşıyan bir token olarak kullanılmaktadır.· Ne zaman ve kim tarafından çıkarıldı?: Trump Coin, 18 Ocak 2025 tarihinde dönemin ABD Başkanı Donald Trump tarafından resmen piyasaya sürüldü. Lansman haberi ilk olarak Trump’ın kendi Truth Social hesabından ve diğer sosyal platformlarından duyuruldu. Böylece coin’in “Official Trump Coin” adıyla Trump’a ait resmi bir girişim olduğu doğrulandı.· Hangi ağda çalışıyor?: TRUMP token, işlem hızı ve düşük ücretleriyle bilinen Solana blockchaini üzerinde çalışmaktadır. Yani Trump Coin, Solana ağının sağladığı tüm teknik avantajlardan (hızlı onay süresi, düşük maliyet, yüksek ölçeklenebilirlik gibi) faydalanır. Kullanıcılar, Solana uyumlu cüzdanlar aracılığıyla Trump Coin gönderebilir, alabilir veya çeşitli işlemler yapabilirler.· Yatırım mı yoksa koleksiyon mu?: Trump Coin’in geliştirme ekibi ve resmi açıklamalarına göre bu token bir yatırım aracı olarak tasarlanmadı. Aksine, Trump destekçileri için bir dijital koleksiyon ve etkileşim aracı olması hedeflendi. Bu nedenle TRUMP coin, finansal getiri beklentisinden çok topluluk katılımı ve “dijital hatıra” yönüyle öne çıkıyor. Elbette piyasada alınıp satıldığı için fiyatı değişebilir, ancak projenin temel mesajı “yatırım tavsiyesi değil” şeklinde.· Hangi borsalarda listelendi?: Trump kripto projesi, lansmanından kısa süre sonra çeşitli kripto para borsalarında listelere girdi. Özellikle uluslararası bazı platformlar olan Binance, Coinbase, Upbit, Bybit Bitget, HTX (Huobi) ve Bitrue gibi borsalarda TRUMP token işlem görüyor. Ayrıca Solana tabanlı merkeziyetsiz borsalar üzerinden de Trump Coin alım-satımı mümkün. · Trump Coin’in geleceği nedir?: Trump Coin geleceği hakkında kesin bir şey söylemek oldukça zor. Uzmanlar, token’ın performansının topluluk ilgisine, genel piyasa trendlerine ve kilitli tokenların zamanla serbest kalmasına bağlı olacağını belirtiyor. Uzun vadede TRUMP coin’in değeri belirsizliğini koruyor; piyasanın projeye vereceği tepki ve sürdürülebilir topluluk desteği kritik öneme sahip olacak. Kimi gözlemcilere göre Trump Coin, başarısını kanıtlayıp kalıcı bir dijital sembol haline gelebilir ya da tam tersine aşırı spekülatif yatırımlara karşı bir uyarı örneği olarak anılabilir. Şu bir gerçek ki, Trump Coin şimdiden kripto dünyasında politikanın ve popüler kültürün kesiştiği noktalardan biri haline geldi.Trump Coin ve benzeri politik kripto projeleri hakkında daha fazlası için JR Kripto Rehber serimizi takip edin!

·
19 Haz 2025
Official Trump Coin (TRUMP) Nedir?

Solana (SOL) Nedir?

Blockchain teknolojisinin hızla geliştiği günümüzde, yeni nesil ağlar daha hızlı, daha düşük maliyetli ve daha ölçeklenebilir çözümler sunma yarışında öne çıkıyor. Bu yarışın en dikkat çekici katılımcılarından biri olan Solana, son yıllarda hem geliştiricilerin hem de yatırımcıların ilgisini çeken bir proje haline geldi. Peki, Solana’yı bu kadar özel ve öne çıkan bir proje haline getiren şey ne? Şimdi gelin, Solana’nın ne olduğunu ve bu ağın nasıl ortaya çıktığını adım adım inceleyelim.Solana’nın Tanımı ve Ortaya ÇıkışıSolana nedir sorusunun en öz yanıtı, merkezi olmayan, yüksek performanslı bir birinci katman (Layer-1) blockchain ağı olması. Solana, geliştiriciler ve kullanıcılar için hızlı işlem hızları ve düşük ücretler sunmayı hedefler. Özellikle Ethereum gibi daha eski açık blockchainlerde karşılaştırıldığında bu yönleriyle öne çıkar. Solana, küresel benimsenmeyi kolaylaştırmak için sansüre dirençli, güvenli ve hızlı blokzincir olarak görülür.Solana, San Francisco merkezli bir teknoloji şirketi olan Solana Labs tarafından geliştirildi. Peki, Solana ne zaman çıktı? Solana ne zaman kuruldu? Proje resmi olarak 2018'de kurulmuş olsa da, protokol üzerindeki geliştirme çalışmaları ilk olarak 2017'de ortak kurucu Anatoly Yakovenko'nun orijinal Proof-of-History (PoH) teknik makalesini yazmasıyla başladı. Yakovenko, önceden görev aldığı Qualcomm'da dağıtık sistemler ve sıkıştırma algoritmaları konusunda geniş deneyime sahipti. Bu deneyimi, ağ senkronizasyonunu basitleştiren güvenilir bir saatin, sonuç olarak ağı katlanarak daha hızlı hale getirebileceğini anlamasını sağladı. Yakovenko, PoH'yi kullanarak, Bitcoin ve Ethereum gibi "saatsiz", “zamansız” blockchain sistemlerine kıyasla blockchaini muazzam derecede hızlandırabileceğini düşündü.Yakovenko'ya göre, ekibi performans sınırlamaları ve yüksek maliyetler olmadan güvenilir hesaplamalardan yararlanan bir akıllı sözleşme platformu inşa etmek istedi. Geleneksel blockchainlerin hız ve işlem hacmi konusunda zorlanması nedeniyle Anatoly, dağıtık sistemler alanındaki uzmanlığını blockchainde kullanmayı düşündü.İlk PoH teknik makalesi Kasım 2017'de yayınlandı. Greg Fitzgerald, Anatoly'nin teknik makalesinin açık kaynak uygulamasını (prototipini) Şubat 2018'de GitHub'a yayınladı. Greg, Şubat sonunda prototipin saniyede 10.000 işlemi işleyebildiğini gösteren ilk sürümü yayınladı. Stephen Akridge daha sonra imza doğrulamasını GPU'lara aktararak iyileştirilmiş bir işlem hacmi gösterdi. Anatoly, Greg, Stephen ve üç kişi daha başlangıçta Loom adıyla anılan şirketi kurdu. Ancak, Ethereum tabanlı Loom Network adında zaten var olan bir proje olduğu ortaya çıktı, bu nedenle ekibin adını değiştirmesi gerekti. Ortak kurucular sık sık Kaliforniya'daki Solana Beach'te sörf yaptıkları için, bu plajın adından ilham alarak blockchainleri için "Solana" adını seçtiler ve bu ad kalıcı oldu.Projenin "mainnet beta" sürümü Mart 2020'de yayına girdi. Bu, deneysel protokolden işlevsel bir ağa geçişi işaret ediyordu. Proje, akıllı sözleşme desteği ve temel işlem yetenekleri sunarak Solana mainnet beta sürümünü başlattı. Böylece SOL coin de hayatımıza girdi.Solana'yı teknik olarak farklı ve güçlü kılan en önemli yapı taşı ise, şimdi detaylarına göz atacağımız Proof of History (PoH) mekanizması. Peki, Proof of History nedir? PoH, merkezi olmayan bir ağdaki bilgisayarlar arasında, tüm bilgisayarların bunun hakkında iletişim kurup anlaşmasına gerek kalmadan zamanı tutmak için tasarlandı. Solana, işlemleri zaman damgalamak için kriptografik işlevleri kullanır, böylece her doğrulayıcı, kolektif onayı beklemeden ağın zaman çizelgesine güvenebilir. Bu mekanizma, doğrulayıcılar arasındaki koordinasyon ihtiyacını azaltarak işlem hacmini artırır. PoH, PoS konsensüs mekanizmasında önemli bir rol oynasa da, tek başına bir konsensüs mekanizması değil.Solana’nın Tarihçesi: Önemli Dönüm NoktalarıSolana'nın teknik altyapısını tanıdıktan sonra, şimdi de projenin gelişim sürecine, yani zaman içindeki yolculuğuna birlikte bakalım. Solana tarihi boyunca öne çıkan bazı önemli noktalar şunlar:Kasım 2017: Anatoly Yakovenko, dağıtık sistemler için yeni zaman tutma yöntemini tanımlayan Proof-of-History (PoH) teknik makalesini yayınladı.Şubat 2018: Greg Fitzgerald, Anatoly'nin teknik makalesinin açık kaynak uygulamasını (Silk) GitHub'a yükledi. İlk sürüm saniyede 10.000 işlemi doğrulayıp işledi.Haziran 2018: Solana teknolojisi bulut tabanlı ağlarda çalışmaya başladı.Temmuz 2018: Solana ekibi, 50 node’dan (düğümden) oluşan ve 250.000 TPS'ye kadar hızlanabilen ilk halka açık test ağını yayınladı.Aralık 2018: Ekip, 150 düğümlü, gigabit ağ test ağını (v0.10 Pillbox) başlattı ve ortalama 200.000 TPS ve 500.000 TPS'ye kadar patlamalarla bir "soak test" gerçekleştirdi.Temmuz 2019: Solana ekibi, Multicoin Capital liderliğindeki finansman turlarında (özel token satışları) yaklaşık 20 milyon dolar topladı.Ağustos 2020: Teşvikli test ağı (Tour de SOL) başlatıldı.Mart 2020: Solana'nın Beta Ana Ağı başlatıldı. Ekip ayrıca halka açık bir token açık artırması yoluyla 1,76 milyon dolar topladı.2021: Solana fiyatı 2021'deki boğa koşusuyla %13500 artarak 260 doların üzerine çıktı. Zira FTX'in Solana blockchaini üzerinde yeni bir NFT pazarı başlatması, dünyanın en büyük NFT pazarı OpenSea'nin Solana koleksiyonları için destek sağlaması ve NFT ve DeFi projelerinde büyük yükseliş yaşanması bu döneme denk geldi. Bu dönemdeki büyüme genellikle "Solana Summer (Solana yazı)" olarak anılıyor. Phantom cüzdan gibi yeni cüzdanlar ve Serum gibi ekosistem projeleri ortaya çıkarak kullanıcı benimsemesini artırdı.Eylül 2021: Raydium'daki botlar tarafından yapılan hizmet reddi saldırısı nedeniyle büyük bir ağ kesintisi yaşandı. Ağ 17 saat boyunca çevrimdışı kaldı.Ocak 2022: İki hafta boyunca kısmi kesintiler yaşandı. Ağ, bot işlemlerinin yoğunluğu nedeniyle 30 saatlik bir kesinti de dahil olmak üzere uzun süreli kesintiler yaşandı.Mayıs 2022: NFT minting botlarının neden olduğu bir ağ kesintisi meydana geldi ve 7 saat sürdü.Haziran 2022: Bir yazılım hatası nedeniyle konsensüs hatası yaşanır ve bu da başka bir ağ kesintisine yol açtı.Temmuz 2022: Solana Ventures, Koreli GameFi, NFT ve DeFi startup'ları için 100 milyon dolarlık bir yatırım fonu başlattı.Ağustos 2022: Yaklaşık 8000 Solana tabanlı sıcak cüzdan (Phantom ve Slope dahil) istismar edilir ve milyonlarca dolar kayboldu.2022 FTX Çöküşü: FTX'in kurucusu Sam Bankman-Fried'ın önde gelen bir Solana destekçisi olması nedeniyle, FTX'in çöküşü Solana üzerinde büyük bir test yarattı. SOL fiyatı düştü. Proje ekibi ve ağda kalmayı seçen geliştiriciler, yeni güncellemeler ve ürünler yayınlayarak bu süreçte direnç gösterdi. Çöküşün ardından "Only Possible on Solana" (OPOS) sloganı popülerleşti ve topluluk için bir toparlanma çağrısı haline geldi.25 Şubat 2023: Doğrulayıcı yazılımının yükseltilmesinden sonra blok üretimindeki bir yavaşlamanın neden olduğu başka bir ağ kesintisi yaşandı.Aralık 2023: Circle'ın EURC stablecoin'i Solana'da yayınlanır. Solana, aylık yeni ve aktif adreslerde rekor kırdı; aktif adres sayısı Kasım rakamlarının %50 üzerine çıkarak 15,6 milyonu geçti. Solana, Aralık 2023'te Ethereum'dan daha yüksek işlem hacmi kaydeder ve bunu kesinti yaşamadan başardı.2023 Sonu/2024 Başı: BONK meme coin'in yükselişi Solana ekosistemine önemli ilgi çekti ve yatırımcıları ve kullanıcıları cezbetti. Ağ performansı iyileşti ve on-chain kullanıcı ve aktivite metrikleri 2021'deki zirvelerini aştı.2024 yılında SOL büyüdü: Solana, yeni geliştiriciler için en hızlı büyüyen ekosistem oldu. %81 oranında tüm DEX işlemlerinin Solana ekosisteminden geldiği rapor edildi. Liquid staking gibi yeni inovasyonlar tanıtıldı. Solana, Ethereum'u ücretler ve gelir açısından geride bırakmaya başlar. Pump.fun gibi platformlar meme coin başlatmayı kolaylaştırdı. Firedancer ve Runtime V2 gibi yükseltmeler devam etti. Solana Saga mobil telefonunun ikinci sürümü hazırlandı. Solana Pay, Shopify'da entegre bir uygulama olarak milyonlarca işletme için kullanıma sunuldu. Franklin Templeton, Franklin Onchain ABD Devlet Para Fonu'nu Solana'ya genişletti.Ağ kesintilerine yönelik yeniden yapılandırma süreci başladı: 2025 itibarıyla Solana 1 yıldan uzun süredir kesintisiz çalışıyor. Bu, "mainnet-beta" etiketinin kaldırılması için önemli bir kilometre taşıyor. Ağ kesintilerinin sıklığı ağ olgunlaştıkça azalmakta. Ancak bazı topluluk liderleri kesintilerin devam edeceğini öngörüyor. Nisanda 2025 itibarıyla Solana'nın piyasa değeri 50 milyar doların üzerinde olup, en etkili blockchainlerden biri haline geldi. Gerçek dünya performansı saniyede yaklaşık 4.000 TPS civarında seyrediyor. Solana'nın zorluklarla (ağ kesintileri ve merkeziyetçilik endişeleri dahil) karşılaşmasına rağmen, ekip QUIC protokolü ve stake ağırlıklı işlem önceliklendirme gibi yükseltmeleri hızla devreye sokarak ağı istikrara kavuşturdu ve 2025 itibarıyla önemli ölçüde iyileşme sağladı.2025’in Ocak ayında rekor seviye görüldü: Solana’nın Mainnet Beta ağı ve yerel token’ı SOL, Mart 2020’de halka açıldı. Fiyat geçmişine bakıldığında, SOL 11 Mayıs 2020’de tüm zamanların en düşük seviyesi olan 0.5052 doları gördü. FTX çöküşü sonrasında yaşanan zorlu döneme rağmen, proje ekibi geliştirmelere devam etti. Toparlanma süreci 2023 sonlarına doğru kullanıcıların yeniden ağa yönelmesiyle ivme kazandı. SOL fiyatı 10 dolar seviyesinden hızlı bir yükselişle, Ocak 2024 başında 101 dolara ulaştı. Ardından ivmesini sürdüren Solana, 19 Ocak 2025’te 294.33 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Bu yükselişin ardında, ABD Başkanı Donald Trump’ın TRUMP, eşi Melania Trump’ın ise MELANIA isimli meme coinlerini Solana ağında çıkarması yer alıyor. Nisan ayı itibariyle token, 150 dolar civarında. Lansmanından bu yana SOL fiyat grafiği Solana Neden Değerli?Tüm bu tarihsel gelişmelerin ardından, Solana’nın neden bu kadar ilgi çektiğini daha iyi anlamak için teknolojik değerine yakından bakmamız gerekiyor. Solana özellikleri ve teknolojik inovasyonları, onu Blockchain alanında değerli kılan temel unsurlar olarak karşımıza çıkıyor:Yüksek işlem hızı ve düşük işlem maliyetiSolana'nın en belirgin özelliği hızı. Ağ, teorik olarak saniyede 65.000'e kadar veya bazı kaynaklara göre standart bir gigabit ağ üzerinde 710.000'e kadar işlem gerçekleştirebilir. Solana vs Ethereum karşılaştırmalarında bu fark oldukça dikkat çeker; Ethereum 1.0 saniyede yaklaşık 13-15 işlem işlerken, Solana'nın bu kapasitesi onu birçok blockchain ağından ayırıyor. BNB Chain ise bu sayı 74.41 civarında. Bu hız, Solana'nın benzersiz Proof-of-History (PoH) mekanizmasının, Proof-of-Stake (PoS) sisteminin üzerindeki “katmanlaşma” sürecinin bir sonucudur. PoH, doğrulayıcıların iletişim kurmasına gerek kalmadan işlemleri sıralayarak blokların çok daha hızlı üretilmesini sağlar.ÖzellikEthereum (ETH)Solana (SOL)BNB Chain (BNB)Konsensüs MekanizmasıProof of Stake (PoS)Proof of History (PoH) + PoSProof of Staked Authority (PoSA)Gerçek Zamanlı TPS14.38 TPS1,214 TPS74.41 TPSMaksimum TPS (100 blok)62.34 TPS2,909 TPS1,731 TPSİşlem Ücreti (Ortalama)$1.9$0.006$0.02 Hızın yanı sıra, düşük işlem maliyeti de önemli bir avantaj. Basit işlemlerin pahalı hale geldiği eski blockchainlerin aksine, Solana mikro işlemleri bile yapılabilir kılıyor. Ortalama işlem ücreti genellikle bir sentin altında, hatta bazı kaynaklara göre 0,00025 dolar civarındadır. Bu uygun maliyet, özellikle yüksek hacimli uygulamalar ve sık işlemler için Solana'yı cazip hale getiriyor. Düşük ücretler ve yüksek hız, Solana'nın merkezi ödeme işlemcileriyle (Visa gibi) rekabet etmesini sağlama potansiyeli taşıyor.Web3 ve NFT projelerine ideal altyapı sunuyorSolana'nın yüksek işlem hacmi ve düşük ücretleri, DeFi, NFT'ler, GameFi ve DePIN gibi çeşitli kategorilerde yeni uygulamaları denemek için çekici bir ortam yarattı. Solana'daki uygulamalar, ağın hızından ve düşük maliyetinden yararlanır. Solana NFT platformları üzerindeki NFT minting’i ve ticareti için özellikle uygun olup, kullanıcıların diğer ağlarda görülen yüksek "gas" maliyetlerine katlanmadan NFT'leri listelemesine, almasına veya satmasına olanak tanır. Serum, Raydium, Jupiter, Magic Eden, Solanart, Phantom, Backpack, Solflare, Bonfida (Serum için arayüz, API ve veri analizi sunar), Orca (DEX) gibi projeler Solana ekosisteminde faaliyet gösteriyor. Helium ve Render Network gibi DePIN projeleri de Solana'yı kullanır. Solana ekosistemindeki bazı projeler. Kaynak: Decentralised.co Genel olarak Solana ekosistemi sürekli büyüyor. DeFi, NFT ve DePIN gibi alanlarda yüzlerce yerel protokol bulunuyor. Dev borsalar, kurumsal yatırımcılar ve global bankalar Solana'ya ilgi göstermeye başlıyor. Circle'ın USDC ve EURC stablecoin entegrasyonları, Wormhole gibi köprüleme protokolleri likiditeyi artırdı ve kullanıcıların Solana'ya kolayca fon transfer etmesine olanak tanıdı. Shopify ile Solana Pay entegrasyonu ve Franklin Templeton gibi kurumların fonlarını Solana'ya taşıması benimsenmenin arttığını gösteriyor. Üstelik Solana, 2024'te tüm DEX işlemlerinin %81'ini oluşturdu.Solana, geliştirici dostu ortam ve açık bir kaynak yapısına sahipSolana, Rust gibi güçlü ve uyarlanabilir bir programlama dilini kullanıyor. Rust, Ethereum'un Solidity'sine kıyasla öğrenmesi daha zor olmayan ve daha geniş bir geliştirici havuzunu çeken bir dil olarak kabul edilmekte. Ayrıca C++ ve C gibi popüler dillerde kodlama esnekliği sunmakta. Bu durum, blockchain daha önce düşünmemiş olabilecek geliştiriciler için bir kapı açıyor. Daha fazla geliştirici, daha fazla proje ve daha çeşitli bir ekosistem anlamına gelir. Solana, geliştirici dostu bir ortam sunar; eğitimler ve kapsamlı bir kodlama rehberi mevcut. Tüm temel istemci yazılımları açık kaynak lisanslar altında halka açık olarak GitHub'da barındırılır, bu da açık erişim ve topluluk katkılarına izin verir. Solana, 2024'te yeni geliştiriciler için 1 numaralı blockchain oldu. Solana geliştirici araçlarının çeşitliliği bu birinciliği sağladı.Proof of History (PoH) ve Proof of Stake (PoS) ile hibrit yapıSolana, benzersiz Proof-of-History (PoH) mekanizmasını Delegated Proof-of-Stake (DPoS) veya Proof-of-Stake (PoS) ile birleştirir. PoH, işlemlerin kronolojik sırasını doğrulayarak ağın "saati" gibi davranır. Bu, doğrulayıcıların işlemleri çok daha hızlı işlemesine olanak tanır. PoS katmanı ise ağı güvence altına almak için kullanılır. Doğrulayıcılar (veya temsilciler), işlemleri doğrulamak ve yeni bloklar eklemek için SOL tokenlarını stake ederler. Bu hibrit yaklaşım, yüksek işlem hızını ve ölçeklenebilirliği sağlarken, aynı zamanda enerji verimliliği ve güvenliği (kötü niyetli aktörlerin stake ettikleri SOL'u kaybetme riskiyle karşı karşıya kalması) dengeler. PoS ağı ve diğer inovasyonlar sayesinde Solana'nın enerji tüketimi düşük. Her işlemin yalnızca birkaç Google araması kadar enerji kullandığı belirtilmekte. Bu faktörler bir araya geldiğinde, Solana'yı yüksek hızlı, düşük maliyetli, ölçeklenebilir ve gelişen bir ekosisteme sahip değerli bir blockchain ağı haline getirir.Teknik özelliklerin arasında SOL coin ne işe yarıyor?Solana’nın teknik gücü ve ekosistemi kadar önemli bir diğer unsur da, bu yapının kalbindeki ekonomik model: SOL coin. Çünkü Solana’nın ekosistemi içinde sadece teknik altyapı değil, bu altyapıyı besleyen ve çalıştıran ekonomik unsurlar da kritik rol oynuyor. Peki, SOL coin ne işe yarar? SOL, Solana ağı içinde çoklu roller üstleniyor. Öncelikle SOL coin nedir sorusunu açıklamak gerekiyor. SOL, Solana blockchaininin yerel kripto para birimi. Değeri, ağın temel yeteneklerinden ve kendi kullanım alanlarından kaynaklanıyor.SOL, Solana ağının yerel kripto para birimidir ve ağın işleyişinde kilit rol oynar. Öncelikle, Solana üzerindeki tüm işlemler için işlem ücretleri SOL ile ödenir. Bu, ağın hızlı ve düşük maliyetli yapısını mümkün kılar.Ayrıca, SOL tokenları stake edilerek ağın güvenliği sağlanır. Doğrulayıcılar ya da delegatörler, bu sayede hem ağı destekler hem de ödüller kazanır. Bu sistem, Solana’nın Proof-of-Stake modelinin temelini oluşturur. SOL aynı zamanda yönetişimde de rol oynar. Sahipleri, ağdaki protokol güncellemeleri ve kararlar üzerinde oy kullanma hakkına sahiptir. DeFi ve NFT projelerinde ise SOL, hem teminat hem de ödeme aracı olarak kullanılır. Tüm bunların ötesinde SOL, tıpkı diğer büyük kripto paralar gibi alınıp satılabilir ve değer saklama aracı olarak kullanılabilir. Solana’nın Kurucusu Kimdir?Solana kim kurdu sorusunun cevabı, baş geliştirici ve vizyoner Anatoly Yakovenko'dur. Yakovenko, Solana Labs'ın CEO'su ve ortak kurucusu. Anatoly Yakovenko'nun geçmişi, Solana'nın teknik vizyonunun anlaşılması açısından önemli. Yakovenko, mobil telefonlar için yarı iletkenler, yazılımlar ve kablosuz teknoloji hizmetleri sağlayan Fortune 500 şirketi Qualcomm'da uzun yıllar çalıştı. Qualcomm'da dağıtık sistemler ve sıkıştırma teknikleri üzerine odaklandı. Ayrıca Dropbox gibi şirketlerde de çalıştı. Bu sektördeki deneyimi ve dağıtık sistem tasarımı bilgisi, blockchain verimliliğini Proof-of-History ile geliştirme fikrinin ortaya çıkmasına zemin hazırladı. Yakovenko, bloğuna bir "saat" ekleyerek kronolojik bir olay kaydı oluşturmanın blockchaini daha verimli hale getirebileceğini fark etti. Bu fikir, 2017'de Proof-of-History kavramını tanımlayan bir teknik makale yazmasına yol açtı. Anatoly Yakovenko ve Solana ekibi Solana kurucusu Anatoly Yakovenko, projenin geliştirilmesi için Qualcomm'dan eski meslektaşları Greg Fitzgerald ve Stephen Akridge ile bir araya geldi. Greg Fitzgerald, PoH blockchaininin ilk yinelemesi üzerinde çalıştı ve Rust'a geçti. Stephen Akridge ise imza doğrulamasını GPU'lara aktarma konusunda çalıştı. Ekibe daha sonra Raj Gokal da katıldı. Solana ekibinin diğer önemli üyeleri arasında Jeffrey Levy (Solana Vakfı ve Solana Labs Operasyon Danışmanı), Matthew Sorg (Teknoloji ve Ürün Lideri), Caesar Chad (Rust Geliştirici ve Yatırımcı İlişkileri) ve Spencer Spinell (Stratejik Danışman) bulunmakta.Solana ekosisteminde iki temel kuruluş rol oynuyor:Solana Labs: San Francisco, Kaliforniya merkezli bir teknoloji şirketi. Blockchainin temel yapı taşlarını oluşturmuş ve ağın altında yatan altyapıyı ve teknolojiyi geliştirmeye devam etmektedir. Ağın optimizasyonu ve verimli çalışmasını sağlama konusunda sorumlu. Solana Labs ayrıca ekiplere işlerini kurmak için araçlar ve bağlantılar sağlayan bir kuluçka merkezi görevi de görür. Solana Labs ekibi yeteneklidir ve ağdaki değişikliklere hızla tepki verip zamanında düzeltmeler sunabiliyor.Solana Foundation (Solana Vakfı): Haziran 2019'da kurulan İsviçre merkezli kar amacı gütmeyen bir kuruluş. Solana ekosisteminin merkeziyetsizleşmesi, benimsenmesi ve güvenliğine adandı. Hibeler, Delegasyon Programı ve geliştirici araçları için fon sağlamayı denetler. Resmi marka varlıkları, sosyal medya hesapları, web siteleri ve ticari markaları kontrol eder. Görece daha küçük bir ekiple (60-65 tam zamanlı çalışan) faaliyet gösterir.Topluluk katkılı merkeziyetsizleşme süreciSolana ağı, 4.514 düğüme (1.414 doğrulayıcı ve 3.100 RPC dahil) dağıtılmış halde. Doğrulayıcı seti 37 ülkeye yayıldı. Nakamoto Katsayısı (ağın canlılığını durdurmak için işbirliği yapması gereken minimum bağımsız varlık sayısı) genellikle 19 olarak belirtiliyor, ancak bireysel varlıkların birden fazla doğrulayıcıyı anonim olarak çalıştırabilmesi nedeniyle gerçek rakamın daha düşük olması muhtemel. Doğrulayıcı seti ve barındırma sağlayıcıları (Teraswitch, Latitude.sh, OVHcloud, Cherry Servers gibi önde gelenlerle) hala bir miktar "konsantre". Fakat, Firedancer gibi birden fazla istemci uygulaması istemci çeşitliliğini artırarak tek bir hatanın tüm ağı etkileme riskini azaltmayı hedefliyor. Solana ve Ethereum, şu anda birden fazla istemci uygulaması sunan tek layer 1 blockchainleri olarak karşımıza çıkıyor. Ağın temel bileşenlerindeki önemli değişiklikler halka açık bir SIMD (Solana Improvement and Development) öneri sürecinden geçer. Merkeziyetsizlik, Solana için devam eden bir geliştirme ve iyileştirme alanı.Sıkça Sorulan Sorular (SSS)Solana rehberimizin ardından, en çok merak edilen soruları da yanıtlamak istedik. Bu bölümde, hem yeni başlayanlar hem de meraklı takipçiler için Solana hakkında sıkça sorulan konulara kısa ve net cevaplar bulabilirsiniz.Solana nedir ve Ethereum'dan farkı ne?: Solana, yüksek hız ve düşük işlem maliyeti sunan, ölçeklenebilir bir Layer-1 blockchainağıdır. Ethereum’a kıyasla daha hızlıdır (TPS bakımından), işlem ücretleri çok daha düşüktür ve Proof-of-History (PoH) gibi yenilikçi bir zaman mekanizması içerir. Ethereum daha köklü ve merkeziyetsizlik açısından daha güçlü kabul edilse de, Solana performans odaklı projeler için cazip bir alternatiftir.Solana’yı kim kurdu?: Solana, eski Qualcomm çalışanı Anatoly Yakovenko tarafından kuruldu. Yakovenko’ya Greg Fitzgerald, Stephen Akridge ve daha sonra Raj Gokal gibi isimler katıldı. Geliştirme süreci 2017'de başladı, ana ağ ise 2020'de başlatıldı.Solana ağı neden bu kadar hızlı?: Solana’nın hızı, PoH mekanizması sayesinde işlemlerin kronolojik sıraya konması ve doğrulayıcıların senkronize zaman bilgisiyle işlem yapabilmesinden kaynaklanır. Ayrıca, yüksek donanım gereksinimi ve paralel işlem yürütme kabiliyeti (Sealevel) TPS'yi artırır.Solana’da NFT ve DeFi projeleri nasıl çalışır?: Solana’nın düşük işlem ücretli ağ olması ve yüksek hızı, NFT ve DeFi projeleri için ideal bir altyapı sunar. Magic Eden, Raydium, Jupiter gibi projeler Solana üzerinde çalışır. NFT minting işlemleri ucuz ve hızlıdır; DeFi protokolleri ise likidite, staking ve borç verme gibi işlevleri destekler.Solana güvenilir mi, neden ağ kesintisi yaşanıyor?: Solana, genel olarak güvenilir olsa da geçmişte ağ kesintileri yaşamıştır. Bu kesintiler genellikle bot saldırıları, yazılım hataları ve yoğun işlem yükünden kaynaklanmıştır. Ancak 2024’ten itibaren ağ istikrarı ciddi şekilde artmış ve son bir yıldır kesinti yaşanmamıştır.Solana’nın geleceği nasıl görünüyor?: SOL coin geleceği, geliştirici ilgisi, kullanıcı benimsemesi ve inovatif altyapısıyla güçlü bir büyüme sergiliyor. Firedancer gibi yükseltmeler, Solana Pay’in yaygınlaşması ve kurumsal ilginin artması, ağın geleceğini parlak kılıyor. 2025 itibarıyla Solana, istikrarlı çalışması ve büyüyen ekosistemiyle en güçlü Layer-1 projelerden biri olarak öne çıkıyor. Solana ağı ve Web3 dünyasındaki yerini daha yakından tanımak için JR Kripto Rehber serimizi takip edin!

·
19 Haz 2025
Solana (SOL) Nedir?

Official Melania Coin (MELANIA) Nedir?

Official Melania Coin (MELANIA), ABD’nin güncel First Lady’si Melania Trump tarafından çıkarılan Solana tabanlı bir token. Ocak 2025’te piyasaya sürülen bu kripto para, Melania Trump’ın dijital sanat vizyonunu ve kişisel değerlerini yansıtan bir koleksiyon token’ı olarak tanıtılmıştır. “Melania Trump coin” olarak da anılan MELANIA, politik bir figürün Web3 alanına giriş yaptığı nadir örneklerden biri olarak hızla popülerlik kazandı. Piyasaya çıktığı ilk günlerde büyük ilgi gören bu proje, kısa sürede milyarlarca dolarlık piyasa değerine ulaşarak Amerika First Lady’sinin kripto para alanındaki etkisini gözler önüne serdi. Peki Melania Coin nedir, amacı nedir? Bu rehberde, MELANIA token’ın ortaya çıkışını, tarihçesini, değerini ve geleceğini detaylı biçimde ele alıyoruz.Melania Coin’in Tanımı ve Ortaya ÇıkışıMelania Coin, Solana blockchaini üzerinde çalışan, “meme” temalı bir kripto para birimi. Bir meme coin olmasına rağmen arkasındaki isim nedeniyle “politik meme coin” kategorisinde değerlendiriliyor. 19 Ocak 2025 tarihinde, dönemin ABD First Lady’si olan Melania Trump tarafından resmen lansmanı yapıldı. Bu tarihte Donald Trump’ın başkanlık görevini devralmasına saatler kala Melania Trump, sosyal medya platformu X üzerinden “The Official Melania Meme piyasada! Artık MELANIA’yı alabilirsiniz.” mesajıyla coinini duyurdu. Kısa süre sonra eski Başkan Donald Trump da eşinin gönderisini paylaşarak projeye destek verdi. Melania Trump’ın bu hamlesi, eşinin bir gün önce piyasaya sürdüğü TRUMP token’ının ardından, üst düzey politik figürlerin art arda kripto para alanına girmesi açısından dikkat çekti. Zira Trump da yine Solana blockchaini üzerinden TRUMP adlı bir meme coin başlatmıştı. Melania Trump'ın MELANIA coinini duyurduğu X gönderisi $MELANIA token, Melania Trump’ın kişisel değerlerini ve dijital sanat vizyonunu yansıtmak üzere tasarlanmış bir koleksiyon amaçlı kripto token olarak tanıtıldı. Proje, resmi web sitesi melaniameme.com üzerinden Melania Trump’ın mesajlarını ve sanat temalarını yansıtan görsellerle duyuruldu. Melania, bu kripto parayı bir yatırım aracı olarak değil, kendi sembolize ettiği değerlere destek göstermek isteyenler için dijital bir koleksiyon aracı olarak gördüğünü açıkladı. Nitekim hem TRUMP hem de MELANIA token’larının web sitelerinde, bu coin’lerin birer yatırım fırsatı ya da menkul kıymet olmadığına dair yasal uyarılar bulunuyor. Melania Coin projesi de “bir siyasi kampanya, resmi makam veya devlet ajansıyla ilişkili olmadığını” belirterek tamamen kişisel ve topluluk odaklı bir girişim olarak konumlandığını söylüyor.Melania Trump’ın bu projeyi hayata geçirmesi, politik figürlerin Web3 alanına girişi açısından da sembolik bir önem taşıyor. Daha önce bazı popüler kültür ikonları ve internet fenomenleri kendi meme coin’lerini çıkarmış olsa da, ilk kez bir ABD First Lady’si aktif görevdeyken kendi kripto parasını piyasaya sürdü. Melania Coin’in Tarihçesi: Önemli Dönüm NoktalarıMelania Coin (MELANIA), ABD eski First Lady’si Melania Trump tarafından piyasaya sürülen ve kripto dünyasında eşi benzeri görülmemiş bir hareketliliğe yol açan bir meme coin oldu. İşte Melania Coin’in tarihe geçen hızlı yükselişleri, büyük düşüşleri ve medya tarafından ilgiyle izlenen çarpıcı hikâyesi:19 Ocak 2025: Resmi lansman gerçekleşti MELANIA token’ın resmi lansmanı bu tarihte gerçekleşti. Melania Trump’ın sosyal medyadan yaptığı duyurunun ardından coin, Solana ağında halka açık şekilde alınıp satılmaya başladı. Lansmanın hemen öncesinde, 18 Ocak’ta eşi Donald Trump da kendi TRUMP isimli meme coin’ini piyasaya sürmüştü. Bu arka arkaya gelen lansmanlar kripto piyasalarında büyük bir hareketlilik yarattı. Melania Coin, çıkış anında henüz 0.1 dolar gibi çok düşük bir fiyattan listelense de dakikalar içinde hızlı bir yükseliş trendine girdi. İlk birkaç saat içinde binlerce yatırımcı ve koleksiyoner MELANIA almaya başladı; Solana ağındaki işlem aktivitesi adeta patlama yaptı. Nitekim lansman günü, Solana ağındaki toplam işlem ücretleri 19 Ocak’ta tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 32,43 milyon dolara ulaştı. Bu yoğunluk SOL coin fiyatını bile rekor düzeye taşıdı. Kısaca Melania Coin’in piyasaya sürülmesi, sadece kendi fiyat grafiğiyle değil, ekosistem genelindeki etkileriyle de tarihe geçti. Solana ağındaki işlem ücretleri Ocak ayında sıçradı. SOL'da rekor görüldü. Kaynak: Glassnode İlk 24 saatte fiyat patlaması yaşandı Melania Coin lansmandan sonraki ilk 24 saat içinde adeta bir “roket yükselişi” yaşadı. Birçok meme coin’de görülen hızla değer kazanma olayı, MELANIA için de fakat çok daha çarpıcı biçimde gerçekleşti. İlk gün sonunda fiyat %1000’in çok üzerinde artış gösterdi. Bazı kaynaklara göre yaklaşık %24.000 oranında bir sıçrama kaydedildi. Bu olağanüstü artış, MELANIA’nın fiyatını yaklaşık 13 dolar seviyesine kadar taşıdı. Başka bir deyişle, Melania Coin birkaç saat içinde yüzlerce kat değerlenerek erken alıcılarına muazzam kazançlar sağladı. Bu sayede MELANIA token’ın piyasa değeri de hızla milyar dolar seviyelerini aştı. Lansmandan sonraki gün olan 20 Ocak 2025 itibariyle MELANIA’nın piyasa değeri yaklaşık 1.9 milyar dolar olarak ölçülmüştü.Volatilite ve sert dalgalanmalar, 24 saat içerisinde başladı Baş döndürücü yükselişin hemen ardından, Melania Coin’in fiyatında sert düzeltmeler ve dalgalanmalar yaşanmaya başladı. 20 Ocak’taki zirvenin ardından piyasaya daha fazla token girişi ve kar realizasyonlarıyla birlikte, 24 saat içinde fiyat %50’den fazla değer kaybetti. Örneğin, MELANIA 21 Ocak’ta 13 dolar seviyelerinden 6 dolar civarına kadar gerileyerek ilk büyük düzeltmesini yaptı. Bunu izleyen günlerde volatilite yüksek kalmaya devam etti; fiyat birkaç dolar bandında inip çıkarken piyasa değeri de milyar dolarlık volatilite yaşadı. Ocak ayının sonunda Melania Coin’in fiyatı 3–4 dolar aralığına kadar inmiş durumdaydı. Şubat 2025 boyunca düşüş trendi sürdü ve Melania coin güncel fiyat Şubat ortasında yaklaşık 1.5 dolar seviyesine kadar geriledi. Bu dalgalanmalar sırasında piyasada büyük bir medya ilgisi oluştu ve uzmanlar MELANIA’nın sürdürülebilirliği konusunda tartışmalara başladı. Nisan 2025’e gelindiğinde ise, başlangıçtaki zirve noktasına kıyasla MELANIA token fiyatı %96 oranında değer kaybetmişti. Başka bir deyişle, ilk gün 13 dolar olan fiyat, Nisan ortasında 0.5 dolar altına düşerek neredeyse tüm kazanımlarını geri verdi. Aşağıdaki grafik, Melania Coin’in Ocak 2025’teki lansmanından itibaren Nisan 2025’e dek olan fiyat seyrini özetliyor: Medya ilgisi ve TRUMP ile karşılaştırmalar Melania Coin’in hikâyesi medya ve kripto topluluğunda yoğun şekilde tartışıldı. İlk First Lady kripto parası oluşu ve fiyatındaki çılgın dalgalanmalar, manşetlerde geniş yer buldu. Pek çok haber, MELANIA ile Donald Trump’ın bir gün önce çıkan TRUMP token’ını karşılaştırdı. TRUMP coin lansmanında da büyük bir ralli görmüş; ilk gün 10 dolardan 75 dolara fırlayarak yaklaşık 15 milyar dolar piyasa değerine ulaşmıştı. Melania Coin ise zirve noktası itibarıyla yaklaşık 13 dolarlık fiyat ve neredeyse 2 milyar dolar piyasa değeriyle, Trump token’ın gerisinde kalmış görünüyordu. Aşağıdaki tabloda, 21 Ocak 2025 verilerine göre TRUMP ve MELANIA token’larının temel gösterge karşılaştırması özetlendi:Coinİlk Piyasa DeğeriZirve Fiyatı21 Ocak 2025 Fiyatı24s HacimTRUMP> $14 milyar$75.35$42.70$40 milyarMELANIA~ $2 milyar$13.73$4.04$3.2 milyarKaynak: CoinMarketCap, 21 Ocak 2025 verileri Yukarıdaki veriler TRUMP token’ın toplam piyasa büyüklüğünün başlangıçta Melania Coin’den çok daha yüksek olduğunu gösterse de her iki coinin de muazzam volatiliteye maruz kaldığını ortaya koyuyor. Nitekim MELANIA’nın çıkışı, TRUMP’ın fiyatında da ani bir düşüş yarattı. Melania Coin lansmanının ardından TRUMP yaklaşık %30 değer kaybederek 72 dolardan 49 dolara düştü. Bu durum, iki coin arasında yatırımcı geçişlerinin yaşandığı ve Melania Coin’in Trump token’dan likidite çektiği şeklinde yorumlandı. Bir bakıma, Trump ailesinin iki üyesinin çıkardığı bu meme coin’ler “rekabet mi ediyor?” sorusunu akıllara getirdi. Melania tarafı rekabet vurgusu yapmasa da, piyasa MELANIA vs. TRUMP kıyaslamalarını beraberinde getirdi. Medyada çıkan haberler ve analizler de sıklıkla iki token’ı yan yana ele alarak teknik özelliklerini, fiyat performanslarını ve topluluk tepkilerini değerlendirdi. Sonuç olarak, Melania Coin tarihçesi ilk birkaç ay içerisinde sert yükselişler ve düşüşler ile şekillenirken, bu süreç kripto dünyasında geniş bir mercek altında takip edildi.Melania Coin Neden Değerli?Melania Coin’in kısa sürede büyük ilgi görmesinin ve belirli bir değer taşımasının arkasında birkaç önemli faktör var. Bunlar şu şekilde özetlenebilir:Melania Trump’ın politik ve sosyal etkisiMELANIA token’ı değerli kılan en önemli unsurlardan biri, arkasındaki ismin gücü. Melania Trump, ABD’nin First Lady’si olarak hem ülkede hem de dünyada tanınan, aktif bir kamusal figür. Dolayısıyla Melania Trump blockchain projesi olarak böyle bir projeye imza atması, coine otomatik olarak bir marka değeri ve tanınırlık kazandırdı. Topluluğun büyük bir bölümü, sıradan bir meme coin yerine “Amerika First Lady kripto para projesi” olarak lanse edilen bu projeye destek vermeyi bir tür sosyal katılım olarak gördü. Melania Trump’ın aktif siyasi ve sosyal rolü sayesinde coin, daha ilk günden ana akım medyada yer buldu ve bu da viral yayılımını hızlandırdı. Melania’nın hayranları ve destekçileri, kripto parayı sembolik bir sadakat göstergesi olarak benimsediler. Hatta projenin tanıtımındaki açıklamada, MELANIA’nın Melania Trump’ın “persona”sını ve hayırsever imajını temsil ettiği vurgulandı. Bu sayede coin, salt bir espri unsuru olmanın ötesinde Melania Trump’ın değerlerine ortak olma hissi yaratarak koleksiyoncular için özel bir anlam taşıdı.MELANIA neden Solana ağında? Melania Coin, teknik olarak Solana blockchaini üzerine inşa edildi. Solana, saniyede binlerce işlemi gerçekleştirebilen, işlem ücretleri son derece düşük olan ve akıllı sözleşme desteği sunan gelişmiş bir blockchain altyapısı. Bu tercih, MELANIA token’ın hızla geniş kitlelere yayılabilmesi için kritik bir rol oynadı. Kullanıcılar, Solana ağındaki düşük gas ücretleri sayesinde neredeyse maliyetsiz biçimde MELANIA alıp satabildiler. Yüksek performanslı Solana altyapısı, token’ın büyük hacimli işlemlere ve kullanıcı akınına dayanmasını sağladı. Nitekim uzmanlar Solana’nın “ışık hızında işlemler” ve uyumlu DeFi ekosistemi sayesinde meme coin çıkarımı için en çok tercih edilen ağlardan biri haline geldiğini belirtiyor. Bu sayede Melania Coin de Ethereum gibi daha yavaş ve pahalı ağlar yerine Solana üzerinde çalışarak, teknik avantajını değere dönüştürebildi. Ayrıca Solana üzerindeki işlemlerin şeffaflığı, blok gezginleri aracılığıyla MELANIA token’ın transfer hareketlerinin kolayca izlenebilmesini sağladı. Örneğin, lansman günü 22.000’den fazla farklı cüzdanın MELANIA token tuttuğu Solscan verilerinde gözlemlendi. Bu yüksek katılım, Solana’nın ölçeklenebilirliği sayesinde sorunsuz yönetilebildi.Topluluk desteği ve viral yayılım coinin kaderini belirlediHer meme coin’in kaderini belirleyen en önemli unsur, topluluğunun gücü. Melania Coin de kısa sürede güçlü bir topluluk ve sosyal medya varlığı edindi. İlk günden itibaren on binlerce kişi MELANIA alarak projeye dahil oldu. Sosyal medyada #MelaniaMemeCoin etiketi trend oldu, kripto forumlarında proje hakkında binlerce gönderi paylaşıldı. Melania Trump’ın kendi takipçi kitlesi dışında, genel kripto camiasından meraklı yatırımcılar da “ilk First Lady coin” olma özelliği nedeniyle MELANIA’yı portföylerine ekledi. Topluluk büyüdükçe MELANIA fiyatı üzerindeki FOMO (fırsatı kaçırma korkusu) etkisi arttı ve daha fazla kişi trene atladı. Bu viral döngü, coin’in değerine değer kattı çünkü piyasa değeri büyük oranda sosyal medya heyecanı ve meme kültürü ile beslendi. Melania Trump’ın tanınırlığı ve Trump markasının getirdiği popülerlik de göz önüne alındığında, MELANIA coin doğal bir şekilde geniş bir kitleye yayıldı. Topluluk aynı zamanda proje etrafında çeşitli dijital sanat eserleri, NFT’ler, esprili görseller üreterek ekosisteme canlılık kattı. Topluluk ve marka gücü ile körüklenen bu viral yayılım, coin’i bir fenomene dönüştürerek değerini destekleyen ana unsurlardan biri oldu.Politik figürler dijital dünyaya giriyorMelania Coin, sadece bir kripto para olmanın ötesinde, politik bir figürün dijital dünyadaki temsil gücünü gösteren bir sembol haline geldi. Kripto para sektörü, genellikle teknoloji odaklı girişimler veya anonim ekipler tarafından yönetilen projeler görmeye alışkındı. Melania Trump gibi yüksek profilli bir ismin bu alana girmesi, politik kimliklerin blockchain teknolojisiyle nasıl etkileşime geçebileceğine dair yeni bir pencere açtı. Bu durum coin’e farklı bir boyutta değer kattı: kültürel ve tarihi bir değer. Birçok koleksiyoner için MELANIA token, sadece fiyatı için değil, temsil ettiği “ilkleri” barındırdığı için de değerli. Ayrıca, bazı analistler de Trump ve Melania token’larını, yükselen bir boğa piyasasının FOMO evresi olarak tanımlayıp kripto tarihinde özel bir yere koydu. Genel olarak, aşağıda da görüleceği üzere birçok politikal figürün kripto parası var- bunların çoğu topluluk tarafından oluşturuldu. Kaynak: Coinranking MELANIA: Sınırlı arzı olan koleksiyon tokenı Melania Coin en başından itibaren koleksiyon amaçlı üretilmiş bir kripto para olarak lanse edildi. Melaniameme.com sitesindeki açıklamalarda bu token’ın bir yatırım aracı olmadığı, bir dijital koleksiyon objesi olduğu vurgusu yapılmakta. Bu yaklaşım, coin’in değerini nadirlik ve benzersizlik üzerinden tanımlamakta. Toplam MELANIA coin arzı 1 milyar token ile sınırlı. Bu sabit arz, piyasada en fazla 1 milyar adet MELANIA olacağı anlamına gelir ki bu da teorik olarak bir kıtlık değeri yaratır. Üstelik bu 1 milyar token’ın tamamı hemen dolaşıma girmedi; belirli bir vesting (kilit açma) takvimi var. Proje ekibi ve Melania Trump’a yakın kuruluşlara ayrılan token’lar, ilk 30 gün kilitli kaldı, ardından 13 ay boyunca kademeli olarak açılacak şekilde programlandı. Bu, piyasada ani arz şoku olmamasını ve ekibin hemen satış yaparak fiyatı düşürmemesini amaçlayan bir güven mekanizması olarak kripto para projelerinin halihazırda kullandığı bir yöntem.Sınırlı arz politikası, uzun vadede talep sabit kalır veya artarsa fiyatın destek bulabileceği beklentisini doğurur. Koleksiyon meraklıları için, tüm token’ların belirli kişiler tarafından tutulması yerine halka da önemli bir kısmının dağıtılmış olması coin’i cazip kıldı. Örneğin toplam arzın %20’si halka açık dağıtım, %20’si topluluk ve geri kalanı ekip/hazine şeklinde dengeli bölüştürüldü. Bu sınırlı ve kontrollü arz yapısı sayesinde, MELANIA token kripto koleksiyon tokenları arasında yerini aldı. Bazı koleksiyonerler için MELANIA sahibi olmak, nadir bir dijital objeye sahip olmak anlamı taşıyor – tıpkı sınırlı basım bir sanat eseri gibi. Bu da coin’in algısal değerini artıran bir unsur. Melania Coin’in Kurucusu Kim?Melania Coin’in kurucusu ve ilham kaynağı, bizzat eski model ve ABD’nin güncel First Lady’si Melania Trump’tır. 1970 doğumlu Melania Trump (evlilik öncesi soyadı Knauss), 2017-2021 yılları arasında ve eşinin yeniden seçilmesiyle 2025 itibarıyla tekrar ABD First Lady’si konumunda bulunan tanınmış bir sima. Melania Trump, Web3 ve NFT alanına daha önce de adım atmış bir isim. Aralık 2021’de “Melania’s Vision” adını verdiği ilk NFT koleksiyonunu çıkardı. Bu NFT’yi Fransız bir sanatçının yaptığı kendi gözlerini betimleyen bir suluboya eser olarak sundu. Melania's Vision NFT'sinin taban fiyatı, şu anda Magic Eden'da 0.494 SOL. Ayrıca Melania Trump 2022 yılında da kendi adını taşıyan bir NFT platformu kurarak bazı hatıra niteliğinde NFT’ler satışa sundu. Yani Melania Coin ortaya çıkmadan önce Melania Trump dijital girişim açısından zaten bu dünyaya aşina bir figürdü. Bu tecrübesini kullanarak, eşinin 2024 seçim zaferinin ardından kendi adına bir kripto para projesi geliştirmeye girişti.MELANIA token projesinin hayata geçirilmesi için Melania Trump’ın 2021’de Florida’da kurduğu MKT World LLC adlı şirket rol aldı. MKT World, Melania’nın NFT ve dijital projelerinin yürütücüsü olarak bilinen bir girişim şirketi olarak karşımıza çıkıyor. Resmi kayıtlara göre, Melania Coin’in teknik gelişimi ve dağıtımı MKT World tarafından organize edildi. Projenin resmi web sitesi olan melaniameme.com da yine bu şirket tarafından yönetilmekte. Melania Trump bu şirket aracılığıyla coin’in toplam arzının bir kısmını kontrol etmekte. Kurucu olarak Melania Trump, coin’i geliştirirken amacının yatırımcılarına kar getirmek değil, destekçilerine dijital bir etkileşim ve destek aracı sunmak olduğunu açıkça dile getiriyor. Nitekim melaniameme.com’daki şartlar bölümünde, MELANIA meme coin projesinin “herhangi bir yatırım fırsatı veya menkul kıymet teşkil etmediği” ve “tamamen bir dijital koleksiyon eseri” olduğu belirtildi. Kurucu kimliğiyle Melania Trump, proje tanıtımlarında ön planda yer almıştır. Projenin yüzü Melania Trump’ın kendisidir ve resmi sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlarla topluluğu bilgilendirmiştir. Örneğin lansman tweet’ini kendi hesabından attı ve web sitesine yönlendirdi. Ayrıca kripto medyasına verdiği demeçlerde, MELANIA token’ın amacının “destek göstermek ve etkileşimde bulunmak” olduğunu, herhangi bir siyasi kampanyayla bağlantısı olmadığını vurguladı. Melania Trump’ın isminin marka değeri, coin’in bilinirliğini küresel ölçekte artırdığı gibi; projenin güvenilirliği konusunda da bir dayanak oluşturdu. Bununla birlikte, bazı eleştirmenler Melania Trump’ın kripto projesini de çıkar çatışması ve şeffaflık açısından sorguladılar. Ancak resmi açıklamalara göre Melania, bu projeden elde edilecek gelirin bir kısmını yardım faaliyetlerine aktaracağını belirtti. Sık Sorulan Sorular (SSS)Aşağıda, ABD’nin şu anki First Lady’si Melania Trump’ın kripto para projesi hakkında en çok merak edilen soruları ve cevaplarını bulabilirsiniz:Melania Coin nedir, amacı nedir?: Melania Coin (MELANIA), Melania Trump tarafından çıkarılan, Solana blockchaininde çalışan bir meme coin. Melania coin amacı, yatırım getirisinden çok, Melania Trump’ın değerlerini ve dijital varlığını desteklemek. Koleksiyonluk ve topluluk katılımı odaklıdır, politik bir temaya sahip.Melania Coin ne zaman ve kim tarafından çıkarıldı?: Melania Coin ne zaman çıktı? 19 Ocak 2025’te ortaya çıktı. Melania coin kim çıkardı sorusunun cevabı ise Melania Trump’ın kendisi. Coin, Melania Trump tarafından piyasaya sürüldü. Duyuru sosyal medya üzerinden yapıldı ve proje MKT World adlı şirketi tarafından geliştirildi. Lansman tarihi, Donald Trump’ın coin'inden bir gün sonrasına denk geldi.Melania Coin yatırım için mi yoksa koleksiyon için mi?: MELANIA token, yatırım amacıyla değil, koleksiyon ve dijital destek için tasarlanmıştır. Resmi kaynaklarda yatırım aracı olmadığı vurgulanıyor. Ancak bazı kullanıcılar fiyat hareketlerinden kar elde etmeyi hedefliyor.Melania Coin hangi ağ üzerinde çalışıyor?: Melania Coin, Solana ağı üzerinde çalışan bir SPL token’dır. Bu sayede hızlı ve düşük maliyetli işlemler yapılabilir. Tüm teknik altyapısı ve transferleri Solana blokzincirinde gerçekleşir.Melania Coin hangi borsalardan alınabilir?: Melania Coin; Jupiter, Raydium gibi DEX’lerde ve KuCoin, Gate.io, LBank, Bitget gibi merkezi borsalarda listelendi. Binance’te ise yalnızca kalıcı vadeli işlem kontratı olarak mevcut. Ayrıca resmi sitesinden kredi kartı veya kripto ile de satın alınabilir. MELANIA token güvenilir mi?: Her kripto para projesinde olduğu gibi, MELANIA token için de güvenilirlik çok boyutlu bir konu. Projeyi Melania Trump’ın başlatmış olması güven unsuru. Ancak yüksek volatilite ve bazı içsel riskler mevcut. Bu nedenle yatırımcıların dikkatli olması ve sadece kaybetmeyi göze aldıkları tutarlarla işlem yapması önerilir.Official Melania Coin’in politik kripto dünyasındaki yerini ve potansiyelini öğrenmek için JR Kripto Rehber serimizi takip edin!

·
19 Haz 2025
Official Melania Coin (MELANIA) Nedir?

Ripple (XRP) Nedir?

XRP, uzun yıllar boyunca kripto para dünyasında dikkat çeken popülerlik kripto para birimlerinden biri. RippleNet’in yerel token’ı olarak, özellikle sınır ötesi ödeme sistemlerine sağladığı yenilikçi çözümlerle ön plana çıkıyor. Peki, XRP nedir, nasıl çalışır ve neden bu kadar önemli? Ayrıca, XRP coin ne işe yarar? Bu rehberde, XRP’nin tanımından tarihçesine, nasıl çalıştığına ve gelecekteki potansiyeline kadar her şeyin detaylarını bulacaksınız. XRP hakkında aradığınız her şeyi keşfetmeye hazırsanız, okumaya devam edin!XRP’nin Tanımı ve Ortaya ÇıkışıXRP, RippleNet ödeme ağının yerel kripto varlığı olan bir kripto para birimi. Temel amacı, sınır ötesi para transferlerini hızlı ve düşük maliyetli hale getirmek. XRP, dünyadaki finans kurumlarının mevcut kullandığı SWIFT gibi yavaş ve pahalı uluslararası para transfer sistemlerine bir alternatif olarak tasarlandı. Genellikle Ripple adındaki şirket ile anılsa da XRP, teknik olarak bu şirketten bağımsız çalışan ayrı bir blockchain ağı üzerinde işlem görür. 2025 yılı itibarıyla XRP Ledger ağı; stablecoin’lerin çıkarılması, merkeziyetsiz finans çözümleri ve Ethereum uyumlu yan zincirler gibi yeni özelliklerle entegre çalışmakta.XRP, Ripple şirketi tarafından 2012 yılında geliştirildi. Amacı, blockchain teknolojisi tabanlı XRP Ledger (XRPL) ağı üzerinden sınır ötesi para transferlerini hızlı, düşük maliyetli ve güvenilir hale getirmek. Bitcoin’in aksine XRP Ledger, yoğun bir şekilde enerji kullanımıyla tartışılan madencilik yerine Birleşik Mutabakat Algoritması kullanıyor. Böylece ağ doğrulayıcıları güvenilir node’lar olarak işlem onaylarını saniyeler içinde gerçekleştirilebiliyor. XRP, başlangıçta “Ripple” adıyla anılsa da daha sonra karışıklığı önlemek adına token’a XRP, ağın kendisine de XRP Ledger ismi verildi. Ripple ağındaki süreç, kripto para ile para transferi için de olanak sağlıyor.Yani RippleNet ve XRPL arasındaki farkı şu şekilde açıklayabiliriz: RippleNet, global çapta ödemelerin yapılabilmesi için bir ödeme ağını ifade eder. XRP Ledger, RippleNet’in arkasındaki teknoloji altyapısını temsil eder. XRPL, açık kaynaklı ve merkeziyetsiz bir blockchain teknolojisidir. RippleNet, aşağıdaki diyagramda da görüleceği üzere, ödeme sürecini şu şekilde gerçekleştirir: XRP Ledger’ın yapısı ise aşağıdaki şekilde: Kaynak: XRPL.org Ortaya çıkışından bu yana Ripple ekosistemi, bankalar ve finans kurumlarıyla iş birliği içinde büyüdü. XRP’nin temel kullanım alanı, farklı fiat para birimleri arasında köprü para birimi olarak likidite sağlamak oldu. 2025 yılı itibarıyla XRP Ledger ağı; stablecoin’lerin çıkarılması (örn. Ripple’ın dolara endeksli RLUSD stablecoini), merkeziyetsiz finans için kurumsal çözümler ve hatta Ethereum uyumlu yan zincirler gibi yeni özelliklerle finans dünyasına entegrasyonunu artırmayı hedefliyor. Bu geliştirmeler sayesinde XRPL, regülasyon dostu yapısıyla bankalar, fintech şirketleri ve kurumlar için küresel işlemlerde güvenilir bir altyapı haline gelme yolunda. Özellikle ABD’de Ripple’a karşı açılan davanın 2025’te şirket lehine sonuçlanmaya başlaması, XRP’nin bir menkul kıymet olmadığı konusunda önemli bir netlik sağladı. Böylece ekosistemin ilk ortaya atılan vizyonunu güçlendirdi.XRP’nin Tarihçesi: Önemli Dönüm Noktaları2025, XRP için hem piyasa başarısı hem de yasal zaferler bakımından kritik bir yıl oldu. Yılın ilk günlerinde XRP fiyatındaki güçlü yükseliş ile kripto paralar arasında 3. sıraya yükseldi. Böylece XRP, Bitcoin ve Ethereum’un ardından en değerli üçüncü kripto para konumuna ulaştı. Bu yükselişte, uzun süredir devam eden SEC davasındaki olumlu gelişmeler ve küresel piyasada kriptoya artan kurumsal ilginin payı büyüktü. Ancak XRP’nin daha geniş bir tarihçesi var. Genel olarak XRP için dönüm noktaları, XRP tarihi şu şekilde:2012: Ripple ve XRP’nin doğuşuJed McCaleb ve Chris Larsen liderliğinde OpenCoin (sonradan Ripple Labs) kuruldu. Haziran 2012’de XRP Ledger hayata geçirildi ve XRP token’ı piyasaya sürüldü​. Toplam 100 milyar XRP önceden üretildi ve bunun büyük kısmı Ripple Labs tarafından tutulmaya başlandı​. Proje ilk aşamada Ryan Fugger’ın 2004’teki RipplePay fikrinden esinlendi ve Bitcoin’den farklı olarak madenciliğe değil konsensüs doğrulamasına dayanan bir ağ geliştirdi.2017–2018: İlk büyük fiyat yükselişi 2017’nin başlarında sadece birkaç sentlik değere sahip olan XRP, kripto para piyasasındaki genel yükseliş trendiyle birlikte yıl içinde muazzam bir değer artışı yaşadı. Özellikle Aralık 2017 döneminde XRP fiyatı hızla yükselerek birkaç dolar seviyesine çıktı. Ocak 2018 başında XRP, uzun bir süre rekor fiyat olarak kalan tarihi zirvesini görerek 3 doların üstüne (yaklaşık 3,84 dolar) ulaştı​. Bu yükseliş XRP’yi piyasa değeri açısından o dönemde en büyük ikinci kripto para konumuna taşıdı. Ancak 2018 yılı ilerledikçe kripto piyasasında başlayan genel düşüşten XRP de etkilendi ve fiyatı yıl sonunda 0,30 dolar seviyesine kadar geriledi. Yine de 2017 rallisi, XRP’nin küresel ölçekte tanınmasını ve büyük borsalarda listelenmesini sağladı. 2018 Ocak ayında en büyük kripto paraları gösteren ekran görüntüsü. Kaynak: CoinMarketCap Aralık 2020: SEC davası başladıABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), Ripple’ın kayıt dışı menkul kıymet satışı yaptığı iddiasıyla dava açtı. Bu gelişme, XRP’nin fiyatında sert dalgalanmalara yol açarak proje tarihindeki en büyük belirsizliklerden birini başlattı.Temmuz 2023: Davada kritik karar alındıYaklaşık üç yıl süren hukuki mücadelenin ardından davada önemli bir ara karar çıktı. New York Güney Bölge Mahkemesi Yargıcı Analisa Torres, Ripple’ın borsalarda XRP satmasının federal menkul kıymetler yasasını ihlal etmediğine hükmetti. Bu karar XRP’nin çoğu satışının menkul kıymet olmadığı yönünde zafer olarak görülürken, sadece kurumsal yatırımcılara yapılan özel satışların kayıt dışı menkul kıymet teşkil edebileceği belirtildi. SEC bu karara itiraz etse de aynı yıl içinde itirazı reddedildi. Böylece dava, kısmen Ripple lehine son buldu. Yasal sürecin gerçek anlamda son bulması, bu gelişmenin ardından yaklaşık 2 yıl daha sürdü.Ocak 2025: XRP yükseldi XRP piyasasında tarihi bir ralli yaşandı. XRP fiyatı 7 yıl sonra ilk kez 3 dolar seviyesini aşarak 2018’den bu yana en yüksek düzeyine ulaştı. Yine de 2018’deki rekoruna ulaşamadı. Ancak bu yükselişle XRP’nin piyasa değeri 170 milyar dolar sınırını geçerek Bitcoin ve Ethereum’un ardından üçüncü en büyük kripto para oldu. XRP’nin bu performansı, kripto piyasasındaki genel toparlanma ve yeni ABD yönetiminin kripto dostu adımlar atacağı beklentisiyle desteklendi. Piyasaya girişinden bu yana XRP fiyatı grafiği. Mart-Nisan 2025: Davada kritik anlarRipple ile SEC arasındaki davada sona yaklaşıldı. Ripple CEO’su Brad Garlinghouse, 4 yıldan uzun süren mücadelenin ardından “beklediğimiz an geldi” diyerek SEC’nin temyiz başvurusunu geri çekeceğini duyurdu. Aynı dönemde davanın yaklaşık 50 milyon dolarlık bir uzlaşmayla kapanma aşamasına geldiği ve resmi sonucun kısa süre içinde açıklanmasının beklendiği bildirildi. Bu gelişme, XRP için ABD pazarında önündeki düzenleyici engellerin kalkmak üzere olduğuna işaret etti.Nisan ayında mahkeme, tarafların uzlaşma görüşmelerine zaman tanımak için temyiz sürecini 60 günlüğüne durdurma kararı aldı. Bu esnada ABD’de kripto karşıtlığıyla bilinen SEC başkanı değişti; Gary Gensler yerine kripto yanlısı bir isim olan Paul Atkins göreve getirildi. Regülatör taraftaki bu değişim, XRP için daha olumlu bir yasal ortam oluşmasını sağladı. Ripple davası hâlâ yatırımcılar arasında merakla takip edilen bir konu olsa da, sürecin Ripple lehine son bulduğu yönünde genel bir kanı var. Oldukça uzun süren bu dava, yatırımcıları yıpratan bir süreçti: XRP Neden Değerli?XRP’nin değerini artıran ve onu benzersiz kılan birçok unsur var. Bunlar arasında hız, düşük maliyet, kurumsal benimsenme, yasal netlik, teknolojik yenilikler ve piyasa konumu öne çıkıyor. Gelin, bu unsurları tek tek inceleyelim:Hızlı ve düşük ücretli para transferleriPeki, XRP token özellikleri neler? İlk olarak, XRP’nin en önemli özelliklerinden biri yüksek hızı ve düşük maliyeti. Peki XRP transfer süresi gerçekten çok mu kısa? XRP Ledger, blockchainler arasında en hızlı onay sürelerinden birine sahip. İşlemler genellikle 3-5 saniye içinde kesinleşiyor ve işlem ücretleri son derece düşük. Bu, XRP’yi özellikle sınır ötesi ödemelerde geleneksel sistemlere kıyasla daha hızlı, ucuz ve verimli bir alternatif haline getiriyor. Birçok banka ve finans kurumu, SWIFT gibi geleneksel ağlar yerine Ripple’ın ödeme ağını ve XRP’yi tercih etmeye başladı. Yani Ripple, bir SWIFT alternatifi oldu.Devasa şirketlerle ortaklıkBir diğer önemli faktör ise kurumsal benimsenme. Şimdiye kadar Ripple, Santander ve SBI gibi finans devleri ile ortaklık kurdu. 2018 yılında İspanyol bankacılık devi Santander, Ripple ortaklığı ile blockchain tabanlı ilk sınır ötesi ödeme uygulamasını (One Pay FX) hayata geçirdi. Böylece XRP bankacılık entegrasyonu için göz kırpıldı. Ayrıca Japonya merkezli finansal grup SBI Holdings, Ripple ile yakın iş birlikleri kurarak Asya pazarında güçlü bir varlık gösteriyor. 2016 yılında kurulan SBI Ripple Asia, Japonya’daki 61 bankayı bir araya getirerek Ripple’ın xCurrent teknolojisini kullanarak anlık ödeme çözümleri sunuyor. Bu konsorsiyum, Japonya’daki bankaların sınır ötesi ödemelerdeki verimliliğini artırmayı hedefliyor.​2025 yılı itibariyle bu iş birlikleri devam ediyor. Ripple, Asya’da HashKey ile bir XRP fonu kurdu ve Afrika’da Chipper Cash ile ortaklık yaparak yeni ödeme koridorları oluşturdu. 2025’te Ripple, Londra merkezli Hidden Road adlı küresel bir prime broker şirketini 1,25 milyar dolara satın aldı. Böylece 300’den fazla kurumsal müşteri ve günlük 50 milyonun üzerinde işlem hacmiyle XRP Ledger ekosistemini güçlendirdi. Bu gelişmeler, XRP’nin işlem hacmini artırırken finansal dünyadaki güvenilirliğini de pekiştiriyor. Ripple CTO’su David Schwartz, Hidden Road satın alımını "XRP Ledger ve XRP için oyunun kurallarını değiştiren bir an" olarak değerlendirdi.Yasal netlik ve teknik altyapı, XRP’ye değer getiriyorYasal netlik ve güven de XRP’nin değerini artıran önemli bir unsur. 2025 yılı itibarıyla, XRP’nin ABD’de menkul kıymet olmadığı netleşti. SEC davasının uzlaşmayla sonuçlanmaya başlaması, XRP’ye olan güveni artırdı ve büyük finans şirketlerinin XRP tabanlı ürünler geliştirme isteğini tetikledi. Örneğin, BlackRock ve Fidelity gibi dev yatırım firmalarının, ABD’de XRP ETF’leri başlatma hazırlığı içinde oldukları bildiriliyor. Yasal zeminin sağlamlaşması, XRP’nin güvenilirliğini artırarak değerini destekliyorTeknolojik inovasyonlar ve ekosistem gelişimi de XRP’nin uzun vadede değerini artıran faktörler arasında. XRP Ledger ağı sürekli gelişen bir yapıya sahip ve 2025 yılı için planlanan yenilikler, platformun değer potansiyelini artırıyor. Ethereum uyumlu EVM sidechain’lerinin devreye alınması, akıllı kontrat benzeri işlemleri XRPL’ye getirmeyi amaçlıyor. Ayrıca, 2024 sonunda yapılan değişiklikle hesap rezervi miktarının 10 XRP’den 1 XRP’ye düşürülmesi gibi adımlar, ağın kullanımını ucuzlattı ve daha fazla kullanıcıyı katılmaya teşvik etti. XRPL üzerinde tokenleştirme kabiliyetleri de genişliyor. Gerçek dünya varlıklarının (altın, tahvil, emtia vb.) token olarak temsil edilmesi için geliştirilmekte olan Çok Amaçlı Token (MPT) standardı, bu alandaki ilerlemeleri işaret ediyor.Kripto paranın teknolojisine bakarsak, XRP piyasaya sürüldüğünde önceden madenciliği yapılmıştı. Yani XRP, bir pre-mined coin. Aktif şekilde madenciliğe dayalı olmaması da yatırımcılar tarafından tercih edilen bir durum. Yani gelecekteki tokenların ağda serbest bırakılmasını madenci faaliyeti değil akıllı bir sözleşme kontrol ediyor. Belki de bu netlikten dolayı RippleNet, küresel ödeme altyapısında öne çıkıyor. Daha önce de belirttiğimiz üzere geleneksel sınır ötesi ödeme sistemleri, yüksek işlem ücretleri, yavaş işlem süreleri ve karmaşık düzenleyici gereksinimler gibi sorunlarla karşı karşıya. RippleNet, bu sorunları çözmek amacıyla blockchain teknolojisini kullanarak finansal kurumlar arasında gerçek zamanlı mesajlaşma, netleştirme ve ödeme işlemleri sunuyor. Dolayısıyla küresel ödeme arenasında kalıcı olması umut ediliyor.XRP’nin Kurucusu Kim?XRP’nin ortaya çıkışında birden fazla isim rol aldı. Projenin temellerini atan kişi, daha önce eDonkey file paylaşım ağını da geliştirmiş olan Jed McCaleb’dir. McCaleb 2011’de enerji tüketimi yüksek Bitcoin madenciliğine alternatif olarak güvenilir nodlar üzerinden çalışacak bir ödeme defteri fikrini ortaya attı ve bu konsept daha sonra XRP Ledger’ın çekirdeğini oluşturdu. 2012 yılında McCaleb, bilgisayar mühendisi David Schwartz ve Arthur Britto ile birlikte XRPL’yi kodlayarak “Ripple” projesini hayata geçirdi. Kısa süre sonra Silikon Vadisi girişimcisi Chris Larsen da ekibe katıldı ve birlikte Ripple Labs şirketini kurdular. Larsen, projenin ilk CEO’su olarak bankalarla anlaşmalar ve yatırımcı ilişkileriyle XRP ekosisteminin büyümesinde kilit rol oynadı. Ripple CEO'su Brad Garlinghouse. Kaynak: Bloomberg Jed McCaleb ise Ripple’daki teknik liderlik görevinden 2013’te ayrıldı ve daha sonra Stellar (XLM) adlı benzer bir ödeme protokolünü kurmaya yöneldi. Ripple’dan ayrılırken elindeki 9 milyar civarındaki XRP’yi kademeli olarak satmasıyla gündeme gelen McCaleb, bu satışlardan milyarlarca dolar elde etti ve 2025 itibarıyla kripto sektöründeki en zengin isimlerden biri haline geldi. Halen blockchain ve uzay teknolojileri alanında girişimler (Vast Space şirketi gibi) üzerinde çalışıyor.Chris Larsen, Ripple’ın yönetim kurulunda Başkan (Chairman) olarak kalmaya devam etti ve özellikle blockchain sektöründe düzenleyici reformlar ve çevresel sürdürülebilirlik konularında aktif. XRP Ledger’ın diğer kurucu mühendislerinden David Schwartz ise günümüzde Ripple’ın CTO’su (Chief Technology Officer) olarak ağın teknik gelişimine liderlik ediyor.Şirketin mevcut CEO’su Brad Garlinghouse, her ne kadar XRP’nin orijinal kurucu ekibinde yer almasa da 2015’ten bu yana Ripple’ı yöneten isim. Garlinghouse önderliğinde Ripple, XRP’nin benimsenmesini artırmak için bankalarla ve finans kurumlarıyla birçok anlaşma yaptı ve SEC davası sürecini başarıyla yönetti. Nitekim Garlinghouse, Mart 2025’te SEC davasının sonlanmak üzere olduğunu müjdeleyerek bu dönemi XRP ve şirket için “her açıdan büyük bir zafer” olarak nitelendirdi.Sık Sorulan Sorular (SSS)Sonuç olarak Ripple, köklü bir şirket ve XRP’nin arkasında olması nedeniyle usta kripto para traderlarının uzun zamandır odağında. Üstelik yaptığı sürekli iş birlikleri ile gündeme gelmeye devam ediyor. Bu bölümde, XRP ve Ripple hakkında sıkça sorulan soruları ve bu sorulara yönelik yanıtları bulabilirsiniz:XRP nedir ve Ripple ile farkı ne?: XRP, Ripple'ın geliştirdiği kripto para olup, RippleNet adlı küresel ödeme ağında likidite sağlamak ve sınır ötesi ödemeleri hızlandırmak için kullanılır. Peki, Ripple nedir? Ripple, XRP'yi kullanan bir ödeme altyapısı sunarken, XRP bir kripto para birimidir ve Ripple'dan bağımsız olarak da işlem görebilir. Yani Ripple XRP farkı, oldukça büyük.XRP’yi kim kurdu?: XRP, 2012 yılında Jed McCaleb, Chris Larsen ve Arthur Britto tarafından kurulan OpenCoin (sonradan Ripple Labs) tarafından geliştirildi. Yani XRP kurucusu kim? sorusuna yanıt olarak karşımıza bu ekip çıkıyor. Söz konusu ekip, RipplePay adlı önceki projeyi devralarak XRP Ledger'ı oluşturdu.XRP ne zaman çıktı?: XRP, 2012 yılında piyasaya girdi ve RippleNet'in temel kripto varlığı olarak kullanılmaya başlandı.XRP nasıl çalışır ve hangi kurumlar kullanıyor?: XRP, XRP Ledger üzerinde çalışan merkeziyetsiz bir kripto para, finansal kurumlar arasında hızlı ve düşük maliyetli ödemeleri mümkün kılar. RippleNet üzerinden Santander, SBI Holdings, SBI Remit gibi kurumlar Ripple ve XRP teknolojisi kullanıyor.XRP güvenilir mi, neden bu kadar tartışılıyor?: XRP, merkeziyetsizliği konusunda tartışmalara yol açıyor. Çünkü Ripple Labs, XRP arzının büyük bir kısmını kontrol ediyor. XRP’nin tartışmalı olduğu bir başka konu ise, ABD’nin menkul kıymet düzenleyicisi ile girdiği uzun yasal savaş. Dava süresince birçok kripto para yatırımcısı, XRP’nin menkul kıymet olup olmadığını sorguladı.XRP davası sonuçlandı mı?: Evet. Aralık 2020'de başlayan XRP SEC davası, XRP üzerindeki yasal belirsizliği uzun süre sürdürdü. Ancak Temmuz 2023'te mahkeme, XRP'nin büyük ölçüde menkul kıymet olmadığına karar verdi. 2025 yılına gelindiğinde, XRP davası sonucu son şeklini aldı. Zira SEC temyizden vazgeçti ve taraflar arasında 50 milyon dolarlık bir uzlaşma sağlandı. Bu gelişmeler, XRP'nin menkul kıymet olmadığına dair kesin bir yasal zemin oluşturdu.XRP ve Ripple teknolojisinin finans dünyasındaki etkisini anlamak için JR Kripto Rehber serimizi keşfedin!

·
19 Haz 2025
Ripple (XRP) Nedir?

Fetch.ai’den 50 Milyon Dolarlık FET Geri Alımı

Yapay zekâ ve blockchain teknolojilerinin kesişim noktasında yer alan Fetch.ai, yerel token’ı FET için 50 milyon dolarlık büyük bir geri alım planladığını duyurdu. Şirketin CEO’su Humayun Sheikh tarafından açıklanan bu stratejik hamle, açıklamaya göre “hem yatırımcı güvenini yeniden inşa etmeyi hem de token'ın değerini artırmayı hedefliyor”. ASI1 ve Fetch.ai’nin temsilci (agent) tabanlı platformunun giderek artan benimsenmesiyle birlikte bu adım, kripto para piyasasında dikkat çekti.FET için token geri alımı ne anlama geliyor?Fetch.ai Vakfı tarafından yürütülecek olan geri alım süreci, farklı borsalarda ve piyasa yapıcıların desteğiyle gerçekleştirilecek. Şirket yetkilileri, bu sürecin sadece token arzını azaltarak fiyat üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturmakla kalmayacağını, aynı zamanda projenin uzun vadeli vizyonuna olan güveni de pekiştireceğini belirtiyor. CEO Humayun Sheikh, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:“ASI1 ve temsilci tabanlı platformumuzun artan kullanımıyla birlikte FET’in faydasının ciddi biçimde yükseldiğini gözlemliyoruz. Bu nedenle FET’in şu anki değerinin düşük olduğunu düşünüyorum. Market maker’larımızın desteğiyle, Fetch.ai Vakfı olarak piyasalardan toplamda 50 milyon dolar değerinde FET token geri alımı gerçekleştireceğiz.”Piyasa tepkileri ve fiyat hareketleriPiyasa analistleri, bu tür büyük geri alımların genellikle kısa vadeli fiyat artışlarına neden olduğunu ve yatırımcı güvenini artırdığını belirtiyor. Nitekim haberin ardından FET token’ı son 24 saat içerisinde %4,07 oranında değer kazandı ve yazı hazırlanırken 0,68 dolardan işlem görüyordu. Son 90 günde ise FET’in %33’lük bir yükseliş kaydettiği görülüyor. Token’ın 24 saatlik işlem hacmi yaklaşık 145 milyon dolar seviyesine ulaştı. Geri alım programının duyurulmasıyla birlikte yatırımcıların gözleri yeniden Fetch.ai’ye çevrilmiş durumda. Şirketin Binance’in BNB geri alım stratejisine benzer bir yaklaşım izlemesi, uzun vadede token değerini istikrarlı biçimde yukarı çekebilir.Fetch.ai, özellikle otonom ajan teknolojisi ve yapay zekâ destekli çözümleriyle Web3 ekosisteminde önemli bir yer edinmeye çalışıyor. Özetlemek gerekirse, Fetch.ai, kullanıcıların yapay zekâ destekli dijital “ajanlar” geliştirmesine olanak tanıyan, blockchain tabanlı bir platform. Bu ajanlar; bir kullanıcı adına bilgi arayabiliyor, işlemleri otomatikleştirebiliyor ya da farklı hizmetlerle iletişime geçebiliyor. Her şey merkeziyetsiz şekilde işliyor, yani bu ajanlar belirli bir otoriteye bağlı kalmadan tamamen kullanıcı kontrolünde çalışıyor.Platformun sunduğu araçlar sayesinde kullanıcılar hem teknik hem de teknik olmayan yollarla bu ajanlarla etkileşime geçebiliyor. Örneğin, ASI‑1 Mini adlı yapay zekâ modeli düşük sistem kaynaklarıyla çalışabiliyor ve mobil üzerinden erişilebiliyor. Fetch.ai, yapay zekâyı Web3 dünyasına taşırken, aynı zamanda kullanıcıların da bu süreçten doğrudan fayda sağlamasını amaçlıyor.

·
19 Haz 2025
Fetch.ai’den 50 Milyon Dolarlık FET Geri Alımı

Solana Odaklı Kanadalı Fon Şirketi Sol Strategies, Nasdaq’a Açılıyor

Kanada merkezli kripto varlık yönetim firması Sol Strategies, ABD sermaye piyasalarına açılmak üzere önemli bir adım attı. Şirket, Solana (SOL) odaklı stratejisini büyütmek amacıyla Nasdaq’da işlem görebilmek için ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) resmi başvurusunu gerçekleştirdi. Aynı dönemde 500 milyon dolarlık yeni bir finansman anlaşması açıklayan firma, bu kaynakla Solana varlıklarını artırmayı ve doğrulayıcı altyapısını genişletmeyi hedefliyor.Kanadalı Solana şirketinden Nasdaq başvurusuKanada merkezli kripto varlık yönetim şirketi Sol Strategies, ABD borsalarına açılmak üzere ilk resmi adımını attı. Şirket, 19 Haziran tarihinde ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) Nasdaq Capital Market’te işlem görebilmek adına Form 40-F başvurusunu yaptı. Yeni sembolü “STKE” olacak şirketin hisseleri halihazırda Kanada Menkul Kıymetler Borsası’nda “HODL”, ABD’de tezgâh üstü (OTC) piyasalarda ise “CYFRF” koduyla işlem görüyor. Başvuru sonrası, Sol Strategies’in Kanada’daki hisse fiyatı %4 artışla 2.28 dolardan 2.38 dolara yükseldi. Ontario merkezli Sol Strategies, son yıllarda Bitcoin gibi büyük varlıklardan çıkarak Solana’ya odaklanan nadir kurumsal oyunculardan biri haline geldi. 2024 sonunda Bitcoin varlıklarını tamamen elden çıkaran şirket, 29 Ocak 2025 tarihli hissedar mektubuyla Solana odaklı bir hazine stratejisine geçiş yaptığını resmen duyurdu.Mayıs 2025 itibarıyla Sol Strategies’in toplam 420.355 adet SOL token’a sahip olduğu bildirildi. Bu miktarın 268.671 adedi şirketin kendi doğrulayıcıları aracılığıyla aktif olarak stake ediliyor. Bu stake süreci, pasif gelir sağlamasının yanı sıra; Solana ağına katkıda bulunarak şirketin ekosistem içindeki rolüne işaret ediyor. Son satın alımların toplam değeri yaklaşık 4,7 milyon dolar olarak hesaplanıyor.500 milyon dolarlık fon anlaşmasıNisan 2025’te şirket, New York merkezli yatırım firması ATW Partners ile 500 milyon dolarlık dönüştürülebilir tahvil anlaşması imzaladı. Bu anlaşma sayesinde şirket, özsermayesinden ödün vermeden Solana varlıklarını artırma ve altyapı yatırımlarını genişletme fırsatı buldu.Fonun büyük bir kısmı, şirketin doğrulayıcı ağı ile teknolojik altyapısının genişletilmesinde kullanılacak. Dönüştürülebilir tahvil yapısı, piyasa koşullarına göre borcu hisseye dönüştürme esnekliği sunmasıyla biliniyor.Solana fiyatında durgun seyirTüm bu olumlu gelişmelere rağmen, Solana fiyatında gözle görülür bir yükseliş yaşanmadı. 19 Haziran itibarıyla SOL fiyatı %1,62 düşüşle 146,38 dolara geriledi. Haftalık bazda yaklaşık %9, aylık bazda ise %13,6’lık bir düşüş yaşandı. Buna rağmen Solana, 77,2 milyar dolarlık piyasa değeriyle en büyük ilk on kripto para arasında yer almayı sürdürüyor.Bu sırada, kurumsal yatırımcılardan Solana gibi altcoinlere ilgi görüyoruz. Nasdaq’ta işlem gören Classover Holdings ve Hong Kong merkezli MemeStrategy gibi şirketler de benzer şekilde Solana hazinesi oluşturma planlarını duyurdu. Ayrıca, ABD'de Solana ETF’lerinin onaylanma olasılığının artması da bu ilgiyi destekleyen bir diğer unsur.

·
19 Haz 2025
Solana Odaklı Kanadalı Fon Şirketi Sol Strategies, Nasdaq’a Açılıyor

Faiz Kararı Sabit Kaldı, Trump Gerilimi Tırmandırdı: Kripto Paralar Nasıl Hareket Etti?

Kripto para piyasaları, Çarşamba günü ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararını ve ardından Fed Başkanı Jerome Powell’ın konuşmasını merakla bekliyordu. Buna ek olarak, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran-İsrail gerilimine yönelik açıklamaları, piyasada dikkat çekti. Peki, tüm bunlar kripto paraları nasıl etkiledi?Fed’in faiz kararı beklentilere paralel açıklandıKripto para piyasaları, hem ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz kararına hem de Orta Doğu’da artan jeopolitik gerginliklere rağmen genel anlamda dayanıklılığını korudu. Ancak bu sakin görünümün altında dalgalı bir tablo yatıyor. Bitcoin (BTC), Ethereum (ETH), XRP ve Solana (SOL) gibi büyük varlıklar, Fed’in beklentilere paralel şekilde faizleri %4.25–%4.50 aralığında sabit tutmasının ardından kısa süreli kazançlar yaşasa da, yatırımcı duyarlılığına yönelik net bir yön tayini hâlâ belirsizliğini koruyor. Fed’in çarşamba günü yayımladığı ekonomik projeksiyonlar, 2024 sonuna kadar iki faiz indiriminin hâlâ masada olduğunu gösterse de, 2026 ve 2027’ye dair beklentiler daha yavaş bir indirim sürecine işaret etti. Başkan Jerome Powell’ın “bekle-gör” yaklaşımı, piyasaların net bir yön bulmasını geciktirirken, altcoinlerdeki kırılganlığı da gözler önüne serdi. Özellikle yapay zeka ve reel varlık (RWA) temalı token’larda sırasıyla %4.8 ve %3’lük değer kayıpları yaşandı.Orta Doğu’da gerilim tırmanıyorÖte yandan, Orta Doğu’da tırmanan gerilim de piyasalarda tedirginliği artıran bir başka unsur oldu. ABD’nin İran’a doğrudan bir askeri müdahaleyi değerlendirdiğine dair haberler, hem geleneksel hem de kripto para sınıflarında risk iştahını baskıladı.İran ile İsrail arasındaki gerilim sürerken, ABD Başkanı Donald Trump’tan dikkat çekici açıklamalar gelmeye devam etti. Gazetecilere konuşan Trump, bölgedeki çatışmalara son vermek istediğini belirtmesine rağmen, ABD’nin İran’a yönelik askeri bir hamle yapıp yapmayacağı konusunda net bir yanıt vermekten kaçındı.Trump, İran’ın savunmasız durumda olduğunu öne sürerek, “İran’ı vurmayacağımızı söyleyemem” ifadesini kullandı. Beyaz Saray’a gelmeleri için İran tarafına çağrıda bulunduğunu ama bu fırsatın değerlendirilmediğini de ekledi. Ülkenin hava savunma sistemlerinin büyük ölçüde devre dışı bırakıldığını dile getirdi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini, onun da olası bir arabuluculuk rolü üstlenebileceğini aktardı.Trump açıklamalarında, İran’a yönelik sabrın tükenmekte olduğuna işaret etti. “Teslim olmalarını bekliyoruz, eğer olmazsa askeri tesisleri hedef alacağız” diyerek olası senaryoların masada olduğunu söyledi. Henüz somut bir kazanım elde edilmediğini kabul ederken, ciddi bir mesafe alındığını da vurguladı.Önümüzdeki günlerin kritik olacağına dikkat çeken Trump, İran’ın yıllardır tehdit oluşturduğunu ve nükleer silah kapasitesine ulaşma arzusunun büyük bir tehdit oluşturduğunu belirtti. “Gelecek hafta çok belirleyici olacak, belki de bundan daha kısa sürede” diyen Trump, bölgedeki gelişmelerin hızla şekillenebileceğinin sinyallerini verdi.Altcoinler sert düştüBu durum, özellikle altcoinlerde sert satışlara yol açtı. Son 24 saatte XRP, Cardano (ADA) ve Solana %1’in üzerinde değer kaybederken, Dogecoin (DOGE) haftalık bazda %10’a yakın düşüşle önceki kazançlarını geri verdi. Ethereum ise haftalık kazanımlarını sildi ve %0.7 geriledi.Bitcoin ETF’lerine ilgi devam ediyorTüm bu gelişmelere rağmen, ABD’deki spot Bitcoin ETF’lerine olan kurumsal ilgi dikkat çekti. Çarşamba günü yalnızca bir günde 389 milyon dolarlık yeni giriş kaydedilirken, Ethereum ETF’lerine 19 milyon dolarlık ek fon akışı gözlemlendi. Bu, yatırımcıların volatiliteye karşı “dijital güvenli liman” arayışlarını sürdürdüğünü ortaya koyuyor.Bitcoin, yıl başından bu yana %13’lük yükselişine rağmen bu hafta itibarıyla kararsız bir seyir izliyor. FxPro analisti Alex Kuptsikevich’in ifadesiyle, “Bitcoin iki dünya arasında sıkışmış gibi; ne risk iştahına tepki veriyor, ne de altın gibi jeopolitik risklerde sıçrıyor.”

Faiz Kararı Sabit Kaldı, Trump Gerilimi Tırmandırdı: Kripto Paralar Nasıl Hareket Etti?

Yükselenler

Düşenler

Light mode logo
Herhangi bir sorunuz var mı?Eğer herhangi bir sorunuz varsa, bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin.
© 2025 JrKripto. Tüm hakları saklıdır.